Mantık biliminde aklın dört temel ilkesi vardır. Bunlar;
1. Özdeşlik İlkesi
2. Çelişmezlik İlkesi
3. Üçüncü Hâlin Olanaksızlığı İlkesi
4. Yeter-Neden İlkesi
1. Özdeşlik: (A ise A'dır ya da A, A'dır. ) Ayniyet ilkesi olarak da bilinir. Özdeşlik ilkesine göre bir şey ne ise odur. Başka bir deyişle bir terime verilen anlam en başta ne ise, o terim hep aynı kalır; her şey, her canlı, her olay, her olgu ne ise odur. Örneğin; I. Mahmut, I. Mahmut'tur, zamanla bu gerçeğin değişmesi olanaksızdır. Aynı biçimde, masa masadır ya da feodal toplum feodal toplumdur.
Aklın bu ilkesi, herhangi bir nesne ya da olayın yalnızca kendisi olarak düşünülebileceğini belirtir. Gerçekte, insan zihni bu ilkeyi farkında olmaksızın yaşamın her alanında kullanır. Eğer, zihnimizde özdeşlik ilkesi kendiliğinden işliyor olmasaydı, yaşantımızda büyük bir karmaşa doğardı. Özdeşlik ilkesi, yalnızca zihinsel bir özelliktir, nesnel gerçekliğe uygulanamaz. Özdeşlik ilkesini, Leibniz yasa hâline getirmiştir.
2. Çelişmezlik İlkesi: (A, ~A değildir ya da
A, non-A değildir.) Bu ilke, özdeşlik ilkesinin bir onayıdır. Bir şeyin başka bir şeyle özdeş olduğunu düşünmek çelişkidir; bu nedenle çelişmezlik ilkesine göre bir şey aynı anda hem kendisi hem de başka bir şey olamaz. Örneğin; "Ahmet hem uzun boylu hem de kısa boyludur." cümlesini, çelişmezlik ilkesi gereği olanaksız olarak algılarız. Çünkü bir insan hem uzun boylu hem de kısa boylu olamaz. Aynı şekilde "Ali hem evli hem de bekârdır." cümlesi "Ali evli bir bekârdır" anlamına geleceğinden, çelişmezlik ilkesi gereği olanaksızdır. Çelişmezlik ilkesini ilk kez ortaya koyan Aristoteles bu ilkeyi şöyle tanımlar: "Çelişmezlik ilkesi, aynı yüklem ya da niteliğin, aynı özneye, aynı bakımdan hem ait olması hem de ait olmamasının olanaksız olduğunu ortaya koyan akıl ilkesidir." (Aristoteles - Metafizik). İnsan zihni çelişmezlik ilkesini de farkında olmaksızın kullanır.
3. Üçüncü Hâlin Olanaksızlığı İlkesi: Lâtince "Tertium non datur" -Üçüncü bir seçenek olanaksızdır.- sözüyle ifade edilen akıl ilkesi. Üçüncü hâlin olanaksızlığı ilkesi, iki karşıt önermeden birinin yanlışlığının, ötekinin doğruluğunu gerektireceğini saptayan mantık ilkesidir.
Örneğin; Ekmek ya tazedir ya da bayattır. Aynı şekilde bir bardak ya doludur ya da boştur. Bu örneklerde de görüldüğü gibi A ya B'dir ya da B değildir, üçüncü bir durum olanaksızdır. Üçüncü hâlin olanaksızlığı ilkesi, özdeşlik ve çelişmezlik ilkelerinin bir sonucudur. Zihnimiz günlük yaşamımızda bu ilkeyi de doğal bir çıkarım olarak kullanır.
4. Yeter-neden İlkesi: (Doğruluğu saptanan bir önermeden doğru sonuçlar çıkar.) Leibniz'in geliştirdiği yeter-neden ilkesine göre evrendeki her şeyin bir nedeni vardır. Bu nedenler zinciri, Tanrı'da son bulur. Bu ilke, nedensiz hiçbir şeyin var olamayacağını, bir nesnenin nedeninin farklı olması durumunda, kendisinin de olduğundan farklı olacağını vurgular.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.