Anadolu Selçuklu Devleti'nin en başarılı hükümdarlarından biridir. I. Keyhüsrev'in oğlu olan I. Alâeddin Keykubâd, Konstantinopolis'te (İstanbul) özel bir eğitim görerek yetişmiştir. I. Keykâvus'un ölümü üzerine 1220'de Sivas'ta tahta çıktı. Bu dönemde Moğollar, batıya doğru ilerliyordu. I. Alâeddin Keykubâd, Moğol tehlikesine karşı Sivas ve Kayseri'nin savunma gücünü yükselterek yeni kale ve surlar yaptırdı. Moğol istilâsına karşı iç güvenlikle ilgili önlemler aldıktan sonra, Akdeniz kıyılarına sefere çıktı. Kalonoros kentini alarak ona Alâiye adını verdi (bugünkü Alanya). Kenti yeniden inşa ederek yeni bir liman, tersane ve kale yaptırdı. Alâiye, Anadolu Selçuklu Devleti'nin kışlık merkezi oldu.
I. Alâeddin Keykubâd, yönetim kadrosunu yeniledikten sonra, Kırım'a sefer düzenledi ve ticaret limanı Suğdak'ı ele geçirdi. Bu bölgedeki Rus ve Kıpçak beyleri, Anadolu Selçuklu Devleti'ne bağlandı. Ayrıca, bu dönemde Silifke ve Maraş'ın yanı sıra Doğu Anadolu'da birçok kale ve kent ele geçirildi.
Bu arada, Celâleddin Harzemşah'ın Artuklularla birlik yapması üzerine, Harzemşahlara savaş açtı. Gerçekte I. Alâeddin Keykubâd, yaklaşan Moğol tehlikesine karşı, Harzemşahlarla iyi ilişkiler kurmak istemişti.
Ancak Celâleddin Harzemşah herhangi bir birliğe yanaşmadığı gibi, Anadolu'daki Müslüman halka da baskı ve şiddet uyguluyordu. I. Alâeddin Keykubâd, ordusuyla Celâleddin Harzemşah üzerine yürüdü. Erzincan yakınlarında yapılan Yassıçemen Savaşı'nda Harzemşahlar ağır bir yenilgiye uğradı (10 Ağustos 1230). I. Alâeddin Keykubâd, Erzurum'a kadar ilerleyerek kenti teslim aldı. Ancak, bu savaş Moğolların işini büyük ölçüde kolaylaştırdı.
İran'ın batı bölgelerini istilâ eden Moğollar, Anadolu Selçuklularının doğu sınırına kadar dayandılar. I. Alâeddin Keykubâd, aldığı tüm önlemlere karşın Moğol istilâsını durduramadı. Anadolu halkı, Moğol akıları yüzünden batıya göç etmeye başladı. Moğolların ardından Eyyübiler Anadolu'ya girdi. 1234'te Harput Ovası'nda Eyyübileri yenen I. Alâeddin Keykubâd, onları bölgeden tümüyle atmak için güneydoğudaki kentlerin alınmasına yönelik hazırlıklara başladı. I. Alâeddin Keykubâd, 1236'da Diyarbakır'ın kuşatılması için bir ordu hazırladı. Ancak ordunun hareket etmesi den önce Kayseri'de yabancı elçilere verdiği bir yemek sırasında zehirlenerek öldü. Konya'ya götürülen cenazesi, kendi adıyla anılan caminin yanındaki türbeye gömüldü.
I. Alâeddin Keykubâd, bilim ve sanata önem veren bir hükümdardı. Moğollardan kaçan çok sayıda bilim adamı ve sanatçı, ona sığınmıştır. Ayrıca Anadolu'da kervansaraylar yaptırarak yabancıların ticaret kolonileri kurmalarını sağlamıştır. Kentlerin imarına büyük önem veren I. Alâeddin Keykubâd, Beyşehir'de Kubadabat, Kayseri'de Keykübadiye ve Konya'da Alâeddin saraylarıyla birlikte çok sayıda cami, hamam ve hastahane yaptırmıştır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.