Kelam alimlerinin en meşhurlarından. İsmi, Muhammed bin Tayyib bin Muhammed bin Cafer; künyesi Ebu Bekr, lakabı Bakıllani el-Eş'ari'dir. Bakıllani veya Kadı diye şöhret bulmuştur. Doğum tarihi kesin bilinmemekle beraber 941 (H.330) senesinde Basra'da doğduğu kabul edilmektedir. 1013 (H. 403) senesinde Bağdat'ta vefat etti.
İlk tahsiline Basra'da başlayan Bakıllani, zamanının meşhur alimlerinden ilim öğrendi. Kelam ilmini Ebü'l-Hasan Eş'ari'nin meşhur talebelerinden İbn-i Mücahid Tai'den tahsil etti. Ayrıca, Ebu İshak el-İsferaini, Ebu Bekr bin Furek ve Ebü'l-Hasan el-Bahili gibi alimlerden ders aldı. Bağdad'a giderek Ebu Bekr bin Malik Katii, Ebu Ahmed Hüseyin bin Ali Nişaburi gibi hadis alimlerinden ders aldı ve hadis öğrendi. Tahsilini tamamlayıp, kelam ilminde çok iyi yetiştikten sonra, Bağdat'ta Cami-i Mansur'da ders vermeye ve kıymetli eserler yazmaya başladı. İlimdeki şöhreti yayılıp, hükümdar ve devlet adamlarından büyük itibar gördü.
Adudüddevle tarafından Bizans'a elçi gönderilen Bakıllani, Bizans hükümdarının kendi huzuruna eğilerek girmesini sağlamak için hazırlattığı dar ve alçak dehlizden ters dönüp eğilerek geçti. Bizans hükümdarının odasına arka arka yürüyüp girdi. Girince doğrulup yönünü hükümdara döndü. Bu hareketi gören Bizans hükümdarı İkinci Basilius şaşırıp, heybeti ve vekarı karşısında ezildi. Bakıllani hazretleri, Bizans hükümdarının sarayında papazlarla münazaraya oturup, Hıristiyanlığın bozuk yönlerini ilmi delillerle ispat etti.
Sapık bid'at fırkalarıyla mücadele edip, onların görüşlerinin yanlış olduğunu göstererek, Ehl-i sünnet itikadının yayılmasına çok hizmet etti. İmam-ı Eş'ari hazretlerinin bildirdiği bilgileri, yazdığı kitaplarında genişçe izah ederek kelam ilminde önemli yere sahip oldu. Ömrünün sonuna kadar ilim öğretmekle ve eser yazmakla meşgul olan Bakıllani, 1013 senesinde Bağdat'ta vefat etti. Cenaze namazını oğlu Hasan kıldırdı. Önce evine daha sonra Bab-ı Harb Kabristanına nakledildi.
Gecelerini ibadetle ve ilmi meseleler yazarak geçiren Bakıllani, sabahleyin talebelerine yazdıklarını okuturdu. Rafizilere, Mu'tezileye, Cehmiyyeye ve Haricilere karşı kesin delillerle cevaplar verirdi. Bu sebeple o, "Lisan-ül-Ümme" (Ümmetin Sözcüsü) veya "Sarim-ül-İslam" (İslamın Keskin Kılıcı) lakablarıyla anılırdı.
Eserleri: 1) İ'caz-ül-Kur'an: Kur'an-ı kerimin büyük bir mucize olduğu ve i'cazı hakkında bilgi vermektedir. 2) Temhid-ül-Evail ve Telhis-üd-Delail. 3)Menakıb-ül-Eimme. 4) El-Beyan. 5) El-İnsaf. 6)El-İntisar li-Sıhhati Nakl-il-Kur'an.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.