Cem Ecevit - Bilgiler
08/12/2009 20:18
HAKKINDA YAZILANLAR

Cem Ecevit, Ercan Karakaş ve Halil Ergün YTP'de...

MilLİYET 25 Ağustos 2002

Başbakan Bülent Ecevit'in akrabası Cem Ecevit, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Ercan Karakaş ve sinema sanatçısı Halil Ergün'ün de aralarında bulunduğu 30 kişi, YTP'ye katıldı.

Parti genel merkezinde düzenlenen törende konuşan YTP Genel Başkan İsmail Cem, partiye katılanların her birinin birikimli, çağdaş, dürüst, güvenilir, özü sözü bir ve toplumda yer etmiş kişiler olduğunu söyledi.

Katılanların, YTP'nin inandığı, gerçekleştireceği ve gerçekleştirmekte olduğu Türkiye koalisyonun bir unsuru olduğunu belirten Cem, şöyle devam etti:

''Bizim kökümüz, iddiamız; biz Türkiye'yi yenileştirme misyonunun partisiyiz. Mesajımız da söylemimiz de yeni. Bazıları şimdiden kopya etmeye başladı. Kullandığımız tanımlar da sloganımız da yeni. Bu yeniliği Türkiye'nin tarihi gelişme sürecinin bir bölümü olarak görmekteyiz. İddiamız ve kökümüz, elbette Mustafa Kemal Atatürk'ün çizgisini, yenileştiriciliğini bilgi çağına taşımak ve o çizgiyi daha güçlendirip, daha yenileştirip, daha etkin kılmanın ve Atatürk'e layık olmanın partiyiz. Hareketimiz ve bizim insanlarımız, katılanlar, işte o çizginin en önemli sentezcileri ve savunucuları.'' Partiye yeni katılan Ercan Karakaş ve Timurçin Savaş'ın da kendisi ve İstemihan Talay gibi bir dönem Kültür Bakanlığı yaptığını anımsatan Cem, kültür ve sanatın, partisi için öncelikli konulardan olduğunu söyledi. Cem, sanata, en büyük teşviki ve katkıyı yapacaklarını, bilimsel çalışmanın önünü açacaklarını belirtti.

PARTİ BİNASINDA İLK TOPLANTI

Daha sonra partiye katılanları tanıtan İstanbul Milletvekili Erol Al, parti binasında, basın mensuplarının katılımıyla ilk kez toplantı yapıldığını söyledi.

Al'ın verdiği bilgiye göre, partiye katılanlara arasında Ercan Karakaş, Timurçin Savaş ve Halil Ergün'ün yanı sıra İMKB Başkan Yardımcısı Cavit Savcı, Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Can Baydarol, Gazi Üniversitesi Plastik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cemalettin Çelebi, Cem Ecevit ve bazı eski CHP'liler bulunuyor.

Halil Ergün de yaptığı konuşmada, tartışılır hale gelen siyasetin yeniden onurlu hale getirmek gerektiğini söyledi.

İsmail Cem ve arkadaşlarının yanında olmaktan onur duyduğunu ifade eden Ergün, ''Bu onur ve amblemi yüreğime takıyorum. Bize dayatılan yapay ve ithal senaryolara 'hayır' demek için birarada olmak zorundayız. Kendi geleceğimizi, kendi yazacağımız senaryo ile oluşturacağımıza inanmalıyız. Ben bu senaryoyu halkla birlikte yazacağımıza inanıyorum'' diye konuştu.

Cem Ecevit de, ''İnsanların, kurumların ve fikirlerin değişmediği ülkelerde neler olduğunu 2001 yılında hep beraber yaşadık. Bu zannediyorum, bu hareketin, bu dinamizmin temel prensibi olacaktır'' dedi.

''HER ŞEYİN DEĞİŞMESİ GEREKİR''

Cem Ecevit, törenin ardından gazetecilerin, Başbakan Bülent Ecevit ile akrabalık derecelerini sormaları üzerine ''Başbakan Ecevit ile babasının kardeş çocukları'' olduğunu belirtti.

Bir gazetecinin, ''Başbakan Ecevit ile görüşüyor musunuz?'' sorusuna karşılık Cem Ecevit, ''Türk geleneklerinin öngördüğü şekilde sık sık görüşmediklerini'' söyledi. Siyasete girme konusunda telefonla Bülent Ecevit'i aradığını ve aile büyüğü olarak izin istediğini belirten Ecevit, ''Kırgınlığı var mıydı?'' sorusunu, ''Kırgın değildi. Bir kırgınlık olacaksa benim kırılmam gerekir. Halk bu durumda olduğu için'' diye yanıtladı.

Bir başka soruya karşılık da Cem Ecevit, CHP ile de görüştüğünü, ancak YTP'de karar kıldığını söyledi.

Bir gazetecinin ''Size bu ilginin nedeni soyadınızdan kaynaklanıyor. Biliyorsunuz değil mi'' demesi üzerine de Cem Ecevit, ''Farkındayım, gereksiz ve rahatsız edici buluyorum. İnsanlar soyadlarını seçemiyorlar. Ben Cüneyt Ecevit'in oğluyum, soyadımı babamdan aldım. Bülent Ecevit'in bulunduğu konumdan onur ve gurur duyuyorum'' dedi.

- - - - - - - -

Farklı bir kaynaktan derlenen biyografisi:

1956 yılında zonguldak ilçesi devrek te doğdum. İlk , orta ve lise tahsilini Ankara Kurtuluş'ta okuduktan sonra Ekonomi Fakültesini bitirdim.

Bu ülkenin ekonomisini yönetenlerin ve ekonomi uygulamalarının, ekonomi fakültesinde okutulanlar ile bağdaşır olduğunu zannederek ekonomi fakültesini bitirdim. Bu arada üniversite 1. sınıfta hem evli hemde bir çocuk sahibi olarak, hem çalışıp hem okudum. Hem de 12 eylül dönemi üniversite olaylarınında olduğu bir dönemde ekonomist olma başarısını gösterdim.

Özel sektörde yıllardır çeşitli kademelerde ve yönetici olarak çalışmama rağmen, bir konudan hiçbir zaman taviz vermedim. Fotoğraf...

İlk okuldan beri bitmeyen bir tutkuyla bağlı olduğum fotoğrafın, hayatımın vazgeçilmezlerinden olduğunu düşünüyorum. Hatta öldüğümde fotoğraf makinesi ile beraber defnedilme vasiyetinde bulunacak kadar.

Yıllar önce baktımki fotoğraflarım Türkiye nin önemli kuruluşlarının takvimlerinde yer almaya başlamış, anladımki Türkiye nin önemli şahsi fotoğraf arşivlerinden birine sahibim.

Derken, yine Türkiye nin pek çok saygın kuruluşunun ürettiği ürünlerin fotoğraflarını çekiyorum ve insanlar katalogları ellerine aldıklarında, bilboardlar da bazende TV reklamlarında bu fotoğraflara bakıyorlar.

Gün oldu çektiğim fotoğraflar bir siyasetçiye seçim kazandırdı. Gün oldu Türkiye'mizin insanlarını daha iyi tanımama yardım etti. Gün oldu yine bu fotoğraflar çektiğim yöreleri ülkem insanlarına yakınlaştırdı. Ve insanların oralara koşmasına neden oldu. Bana en çok heyecan verende bu fotoğraflarım olmuştur.

Ama sakın çektiğim fotoğrafların, üklemin tanıtımında yaptığı katkının devletimiz tarafından takdir edildiğini zannetmeyin...

Ülkeler vardır, ülkeniz adına sanat adına, bilim adına güzel bir şey yaptınızmı o ülkenin yönetenleri sizi devlet adına onore eder, hiç değilse iki satır yazı ile teşekkür ederler. Milletin arazısine gecekondu yapanlarıda cezalandırırlar. Bu ülkeler de insanın ve düşüncenin bir değeri vardır...

Yine ülkeler vardır, bunun tam tersi olur, yani düşünenler, ülkeye sanatları ile katkı yapanlar yeri geldiğince cezalandırılır. Gecekondu yapanlar ise tapu sertifikalarıyla ödüllendirilir...O ülkelerde insanın değeri devletin takdir ettiği kadardır...Yani hissettiğiniz kadar.

Hayatınızdaki her fotoğrafın mutlu günlerinizi anımsatmasını dilerim.

Cem Ecevit

Önceki
Önceki Konu:
Vahdettin Karabay

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu