Denizli'de dokumacılığın kökeni antik Didemlere dayanır. Bu temel uğraş Çürüksü ve Büyük Menderes Vadileri'nin Türkler tarafından iskan edilmesinden sonra da gelişerek devam etmiştir. Dokumacılığı genellikle kadınlar yapmaktadır. Çürüksü Ovası'nda yetiştirilen kaliteli pamuklar, iplik haline getirilir. Ceviz yaprağı, soğan kabuğu, palamut, sumak, mazi birçok ot ve köklerden edilen boyalarla renklendirilmekte, yörede beslenen uzun ve ince tüylü bir koyun cinsinden elde edilen yünlerden de zarif yünlü kumaşlar dokunurdu. Her iki türdeki iplik elyafının iyi nitelikli oluşu ve kuvvetlice gerilmesi, kumasın kaliteli ve uzun süre dayanmasını sağlıyordu.
Bu kumaşlar yapıldıkları kentin adı ile anılır, yurtiçi ve yurt dışı pazarlara da ihraç edilirdi. İbni Batuta'ya göre burada eşi benzeri olmayan altın islemeli pamuklu elbiseler dokunurdu.
Osman Gazi'nin kişisel eşyaları arasından, Denizli tülbentleri, saray kadınları için iç çamaşırlık ince beyaz bezler, bayraklık kırmızı kumaşlar, şalvar çıkmıştır, İssak Fakir, XIV.yüzyılın ikinci yansında Osmanlı Sultanı l.Murat'a ve Germiyanoğlu Süleyman Sah'ın kızının Yıldırım Beyazıt ile evlenmesi nedeniyle, Denizli'den alemli ak bezler alındığını söylemektedir.
XIII.yüzyılda Denizli'yi ziyaret eden Evliya Celebi de, Akdağ'ın beyaz pamuk bezinin. Acem ve Musul bezinden daha ince olduğunu yazmaktadır. XIV, yüzyılın başlarına değin Denizli'de dokumacılık gerçek bir sanat niteliği taşımaktaydı. Bu dönemde bölgedeki bez gereksinimini, tamamıyla yöredeki üreticiler karşılıyordu.
Denizli'ye ilk yabancı dokuma 1872'de girdi. Japon ürünlerinin yerli ürünle rekabeti 1920'lerin sonlarına değin sürdü.
1914'ten önce Denizli dokumaları renk ve desenleri ile üstün nitelikte ürünlerdi. Her bölgenin ünlü dokumaları olduğu gibi, kimi ustaların kendi adlarıyla bilinen ürünleri de bulunuyordu. I.Dünya Savaşı sırasında dokumacılık sanatı epeyce durmuştur, savaştan sonra da eski canlılığına kavuşamamıştır.
El dokumacılığı bu dönemde yaygın biçimde evlerde ve atölyelerde yapılmaktaydı. 1927'de dokuma tezgahı olmayan ev yok gibiydi. 423 dokuma atölyesi vardı.
Denizli merkezi dışında, Buldan, Sarayköy, Babadağ, Tavas, Kızılcabölük ve Kale'de köklü, gelişmiş bir dokumacılık bulunmaktadır. Özellikle Babadağ, Kadıköy dokumalarıyla. Buldan ise beziyle Anadolu'da ün salmıştır. Dokumacılığın büyük çoğunluğunu yatak çarşafları ve alacalar oluşturur, basmacılık ve kuşakçılık en gelişmiş tekstil dallarından biriydi. Ayrıca kimi köylerde yünden "Kıl car" denilen şalvarlık dokunurdu.
Serinhisar'da yünden menevrek, kıl car, çakşırlık, kara kuzu yününden şalvarlık dokunurdu. Bekirli ve Çal'ın Ortaköy Köyü'nde ak bez ve alaca bezler imal edilmiştir. Burgu, bohça, perde, yastık kılıfı islemeleri Buldan ve diğer bazı köylerde üretilmiştir. Güney ilçesi Ezilen ile Çal'ın Sualler Kasabası'nda halı ve kilim dokumacılığı gelişmiştir. Halı, kilim, heybe, torba, çul, çuval seccade gibi kaba dokuma sanayi ürünlerinin tarihi de çok eskilere dayanmaktadır. Halıcılık Yatağan, Bozkurt, ve Çal ilçelerinde gelişmiş bir sanattır. Sualler Kasabası da kilimleri ile ünlüdür.
Acıpayam'ın Yeşilyuva Kasabası'nda 1960'dan önceki yıllarda yolluk, kilim, heybe ve torba dokuyan basit tezgahlar bulunmaktadır. Bu ilkel tezgahlarda kasabanın ihtiyacı karşılanırdı. Bu dokumalardaki ipler evlerde eğrilir ve boyanırdı. Bugün kasabada yün ip boyama ustaları vardır ve eski yöntemle ipleri boyamaktadırlar, kadınlar da kilim ve yolluk dokumaktadırlar.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.