Rivayete göre adamın biri birden hastalanmış. Arkadaşları ziyarete gelince, kendisinde bir hafiflenme ve rahatlama görmüş ve nereden geldiklerini sormuş. 'Falanca kişinin ziyaretinden.' Cevabını alınca da 'Acaba sözünü ettiğiniz kimse hasta mıydı?' demiş. 'Evet öyle, fakat iyileşmiştir.' Cevabı üzerine de, 'Ben bu hastalığın nasıl, nereden geldiğini bir türlü anlayamamıştım. Ancak benim bir dostumun bu hastalığa yakalanışından bana sirayet eden bir hastalık olduğunu şimdi anladım. Yüce Mevla'nın ' kendisine şifa bahşettiğini duyunca ben de kendimi iyi hissetmeye başladım.' Ardından kağıt kalem isteyip dostuna şu şiiri yazmış: 'Hiç şüphesiz ben sıtmaya yakalandım, fakat senin de yakalanışını hissetmemiştim; ta ki ziyaretçilerin, senin rahatsızlığından bana haber getirinceye dek. Ben dedim ki, bende sıtmaya yakalanacak bir hal yoktur; senin yakalanışından bana sirayet eden sıtmadan başka. Şimdi ben beklenmedik bir rahatsızlığa yakalanmış durumda-' yun. Allah sana afiyet verince, ben de şifa bulmuş olacağım. Öylesine ki benliklerimiz iç içe karıştı; şimdi benim olduğum yerde sen, senin olduğun yerde ben varım.' ,' Yaşamaya İhtiyaç Duymak Bir gün genç bir adam, büyük düşünür Aristo'ya gider yalvarır; 'Lütfen, Aristo, bana bildiğin her şeyi öğret.' der. 'Bildiğin her şeyi, ama her şeyi bilmek istiyorum!' 'İstediğini düşüneceğim. Ama önce birlikte nehre doğru şöyle yürüyelim, ne dersin?' der Aristo. Genç adam nehre doğru Aristo'yla birlikte yürür. Nehre vardıklarında Aristo eğilip yerden bir taş alır, suya bırakır ve genç adama taşı sudan çıkarmasını söyler. Genç adam taşı çıkarmak üzere eğilince Aristo onu ensesinden kavrayıp kafasını suya sokar ve genç adam canhıraş bir halde kollarını sallayana dek öylece tutar. Genç adam nefes alabilmek için debelenip durur. Aristo, genç adamın bu numaradan kendine bir ders çıkarmış olacağına kanaat getirdiğinde kafasını sudan çıkarır. Nihayet tekrar konuşabilecek hale gelince şaşkınlık ve öfkeyle sorar genç adam: 'Neden yaptın bunu? Az kalsın boğuluyordum!' Aristo yanıtlar: 'Sana bildiğim her şeyi öğreteceğim. Ama öğreteceklerimi öğrenmek için, öğreteceklerime fena halde ihtiyaç duyman lazım. Yaşamak için nefes almaya duyduğun kadar gereksinim duymuyorsun, öğreneceklerinin sana bir faydası olmaz.'
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.