kitap verilen, kitap sâhibi mânasına Yahûdî, Hıristiyanlara ve kendilerinde Ehl-i kitâb şüphesi bulunan Mecûsîlere verilen isim.İslâmiyete inanmadıkları için bunlara “kitaplı kâfir” de denir. Yâhûdilerin kutsal kitabı Tevrat, Hıristiyanlarınki İncîl’dir. Bugün mevcut Tevrat ve İncîl, asıl Tevrat ve İncîl olmayıp, sonradan değiştirilmişlerdir. Ehl-i kitâb öldükten sonra dirilmeye, âhiretteki sonsuz hayâta inanmaktadır. Ehl-i kitâbın kendileri pis değildir.Pis olan îtikatlarıdır. Kitaplı kâfirlerin, kendi kitaplarına göre ve kendi dilleri ile Allahü teâlanın ismini söyleyerek kestiklerini yemek câizdir. Pişirdikleri yenir.Müslüman erkek ehl-i kitâb kadın ile evlenebilir. Fakat tenzîhen mekruhtur. Müslüman kadının ehl-i kitâb erkekle evlenmesi ise, câiz değildir.
İslâm dîninde ehl-i kitâb; ehl-i harb ve ehl-i ahd olmak üzere ikiye ayrılır. Ehl-i harb Müslümanlarla savaş hâlinde olanlar, ehl-i ahd ise Müslümanlarla sulh yapmış olanlardır. Ehl-i ahd da “zımmîler” ve “müste’minler” diye iki kısma ayrılır. “Zımmîler” İslâm memleketlerinin vatandaşıdırlar. “Müste’minler” ise,İslâm memleketine izin ile giren, pasaportlu olanlardır.
Zımmîler, İslâm ülkesinde kendi dinlerinin îcâblarını, ibâdetlerini yapmakta serbest olup, huzur içerisinde yaşarlardı.Can ve mal güvenliklerinin temin edilmesine râhat ve huzur içinde yaşamalarına karşılık “cizye” adında bir vergi verirlerdi. Müslümanların iyi muâmelesi karşısında ehl-i kitâbdan Müslüman olanlar pekçok olmuştur.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.