Daha çok tropikal bölgelerde görülen fil hastalığı (Elephantiasis), kişinin belirli organlarının normal boyutlarının üstünde büyümeye başlaması durumudur. Bacaklarda, kollarda, kasıklarda ve yüzde aşırı şişmelere sebep olur.

Fil hastalığının özellikle tropikal bölgelerde görülmesinin sebebi, hastalığa sebep olan ipliksi yuvarlak solucanların (Wuchereria Bancrofti ve Brugia Malayi) yaygın olarak bu bölgelerde bulunmasıdır. İnsanı hasta eden bu canlılar, insanın lenf sistemindeki düğümlere ve lenf damarlarına yerleşir. Lenfler vücudun savunma mekanizmasının çok önemli parçasıdır ve kan ile dokular arasındaki sıvı dengesini sağlamakla görevlidir. Vücuda yerleşen solucanlar 4-6 yılı bulan bir kuluçka dönemi geçirirler. Bu arada kan içinde dolaşmaya başlayan milyonlarca larva üretirler. Bu durum lenf dolaşımındaki sıvı akışını engeller ve ödem oluşmasına sebep olur. Deri enfeksiyon kapar ve ciltte çok anormal görünümlü şişlikler meydana getirir. Bu şişlikler hastanın kimi zaman yüzünde, kimi zaman ellerinde, ayak bileklerinde ya da bacaklarında görülebilir. Bu durum kişinin yürüyebilmesini ve rahat hareket edebilmesini engeller.

Fil hastalığı sivrisinekler vağıstasıyla bulaşır. Enfeksiyon kapmış birini sokan sivrisinek bu mikrobu kolaylıkla bir başkasına taşıyabilir. Bu hastalık Dünya Sağlık Örgütü'nün savaştığı önemli hastalıklardan birisidir. Ülkemizde Alanya, Elazığ, Çubuk ve Samsun gibi bölgelerde bu hastalığa rastlanılmıştır.