Alm. Flamingo (m), Fr. Flamant (m), İng. Flamingo. Familyası: Flamangiller (Phoenicopteridae). Yaşadığı yerler: Tropik bölgelerin acı ve tuzlu su kenarlarında sürüler hâlinde. Türkiye’de de vardır. Özellikleri: Uzun pembe bacaklı, perde ayaklı, gövdeleri mekik biçimli, beyaz pembemsi tüylü, ince uzun boyunlu, gagası içe doğru kıvrık ve ucu siyahtır. Çeşitleri: Avrupa, Afrika, Şili, Amerika flamanı gibi türleri vardır.
Tropik bölgelerin, acı ve tuzlu göl, bataklık ve sığ okyanus kıyılarında sürüler hâlinde yaşayan bir su kuşu. “Flamingo” da denir. Uzun boyunlarının “S” gibi kıvrık oluşu tipiktir. Çamurdan yapılmış 15-45 cm yükseklikte kesik koni şeklindeki yuvaları ilgi çekicidir. Koloni hâlinde kuluçkaya yatar, beslenir ve göç ederler. Beyaz pembemsi tüylü, kanat uçları siyah, bacakları ince uzun, pembe ve parmakları perdelidir. Pembe gagalarının ucu içe kıvrık ve siyahtır. Kenarları sık tüylü olup, çamur ve suyu süzerek besinleri ayıklar, gaga içine alıkoyar.
Flamanlar, ördekler gibi suyun çamurlu diplerindeki organik besin, yumuşakça, kabuklu ve küçük balıklarla beslenir. Tüy, bacak ve gagalarının tatlı pembe rengi, yedikleri kırmızı karideslerden meydana gelir. Gaga içinin üst ve alt yüzeylerinde, küçük canlıları ayıklamaya yarayan kemiksi plakalardan meydana gelen bir filitre sistemi vardır. Gaga ucu içe kıvrık olduğundan suya soktuğunda üst ucu alta, altı üste gelir. İleri-geri hareketli pistonlu dilleriyle suyu emer ve kısa bir süre sonra dışarı püskürtür. Kemiksi plaklarda kalan planktonlar yutulur. Suyu emip dışarı atmaları yarım sâniye içinde gerçekleşir. Bunu düzenli filitre sistemleriyle gerçekleştirirler. Filitre sistemi flaman türlerinde farklılıklar gösterir. Daha teferruatlı filitre sistemli olanlar yalnızca su yüzeyine yakın yosunlar, kurtçuklar ve benzerleriyle besinlerini temin ederler. Her birey filitre sistemine uygun belirli bir derinlikteki organizmalarla beslenir. Küçük flaman kuşları, su yüzeyindeki canlılarla, büyükler ise çamur içindekilerle beslenirler.
Geniş, perdeli ayakları sâyesinde, dengesini bozmadan saatlerce tek ayak üstünde dikilerek dinlenir. Bu hareketiyle vücut ısı kaybını da azaltmış olur. Uçarken boyunlarını ileri, bacaklarını geri uzattıklarından havada süzülen bir oku andırırlar. Dünyâda 5 milyon civârında olup, bunun 3,5 milyonu Afrika’da yaşar. Geri kalanı Güney Avrupa, Asya, Amerika’da bulunur. Pembe flaman (P. ruber) Akdeniz bölgesinde ve Orta Asya’da boldur. Fransa’nın Camargue bölgesi ile Güney İspanya’da kuluçkaya yatan koloni merkezleri vardır. Türkiye’de de Sultansazlığında (İznik), Van ve Tuz gölleri ile Büyük Menderes, Seyhan, Ceyhan ve Göksu nehir deltalarında flamingo sürülerine rastlanır. Avrupa ve Türkiye’de yaşayanlar kışın Afrika’ya göç ederler.
Yırtıcı kuşlara av olmamak için geceleri uçarlar. Savunmasız olduklarından ıssız bölgelerde ürerler. Her dişi, konik yuvasına birer yumurta yumurtlar. Eşler sıra ile kuluçkaya yatar. 30-32 günde yavru çıkar. Ördek iriliğinde olan yavrular, gri renklidir. İki aylık olana kadar anne ve babaları tarafından beslenir. 100 günlük olunca uçarak ayrı topluluklar kurarlar. Düzenli üremeleri yoktur. Her yıl veya 3-4 yılda bir kere yumurtlayanları da vardır. Eski Romalı zenginler, flamankuşlarını çoğaltarak deniz kıyısındaki villalarında beslerlerdi. Günümüzde flaman sürüleri avcılar tarafından rastgele avlandığından günden güne tükenmektedir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.