İnsanın başını bir saniye bile siperin üstünde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar.
Asker teğmene koştu ve:
Teğmenim fırlayıp arkadaşımı alıp gelebilir miyim?
Delirdin mi? der gibi baktı teğmen...
Gitmeye değer mi?Arkadaşın delik deşik olmuş. Büyük olasılıkla ölmüştür bile... Kendi hayatım da tehlikeye atma sakın...
Asker ısrar etti ve teğmen 'Peki' dedi... 'Git o zaman...'
İnanılması güç bir olay. Asker o ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına aldı ve koşa koşa döndü. Birlikte siperin içinde yuvarlandılar. Teğmen, kanlar içindeki askeri muayene etti... Sonra onu sipere taşıyan arkadaşına döndü:
Sana hayatını tehlikeye atmaya değmez demiştim. Bu zaten ölmüş...' 'Değdi teğmenim' dedi asker.
'Nasıl değdi?' dedi teğmen. 'Bu adam ölmüş görmüyor musun:
'Gene de değdi komutanım. Çünkü yanma ulaştığımda henüz sağdı. Onun son sözlerini duymak dünyaya bedeldi benim için...'
Ve arkadaşının son sözlerini hıçkırarak tekrarladı: ¢* Geleceğini biliyordum...demişti arkadaşı...Geleceğini biliyordum...
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.