İşçilerin ücret yetersizliğini ya da kötü çalışma koşullarını iyileştirmek için başvurduğu toplu iş bırakma eylemi. Sendika temsilcilerinin iş verenle görüşmelerinin sonuçsuz kalması durumunda, sendika kendi koşullarını iş veren kabul ettirebilmek için üyelerine iş bırakma çağrısı yapar. Bundan başka, aynı iş yerindeki sendikalar arası sorunlar, başka sendikalarla dayanışma isteği ya da siyasal durum, grev nedeni olabilir.
Grev sırasında, fabrika ya da iş yerinin önünde "grev gözcüleri" nöbet tutar. Grevci işçilere katılmayarak grevin başarısını engelleyen ya da grev sırasında dışarıdan çalışmaya gelenler "grev kırıcı" denir. Ülkedeki bütün sendikaların üyelerine iş bırakma çağrısında bulunduğu, daha çok siyasal bir protestoya dönüşen eyleme de "genel grev" denir.
Gerçek anlamda grevler Sanayi Devrimi'yle başlamıştır. Başlangıçta suç olarak görülen toplu iş bırakma eylemi sert bir şekilde bastırılıyordu. Ancak uzun mücadeleler sonunda grev hakkı, temel hak ve özgürlüklerden sayıldı. Osmanlı Devleti'ndeki ilk grev, 1872'deki İstanbul tersane işçilerinin grevidir. 1923-1936 arasındaki cumhuriyet döneminde 33 grev yaşandıktan sonra 1936'da çıkarılan iş yasası grevi yasakladı. 1961'de yeniden anayasal bir hakka dönüşen grev, sıkıyönetim zamanları dışında, yeniden işçilerin haklarını arama yolu oldu.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.