Orta Çağda Avrupalıların bir araya gelerek Müslümanların elinde bulunan Kudüs ve diğer kutsal yerleri geri almak için yaptıkları seferler. Bu savaşlara katılan Avrupalı askerlerin kalkan, sancak ve giysilerinde haç işareti taşımalarından dolayı, bu seferlere Haçlı Seferleri adı verilmiştir. Malazgirt Zaferi'nden sonra, Türklerin kısa sürede Anadolu topraklarında ilerleyerek Marmara ve Ege kıyılarına kadar ulaşmaları, Bizanslıları korkuttu. Tek başlarına Türk ilerleyişine karşı koyamayacaklarını anlayan Bizans imparatorları, Avrupa devletlerinden yardım istemek zorunda kaldılar.

Bu dönemde, Avrupa'daki insanların büyük bir çoğunluğu yoksul bir yaşam sürüyordu. Akdeniz ve Hint Okyanusu ticareti, Müslümanların elindeydi. Ayrıca, Avrupalılar pek çok gereksinimlerini, yüksek bir bedel ödeyerek doğu ülkelerinden karşılıyorlardı. Orta Çağ Avrupa'sında, Katoliklerin dini lideri papanın Hristiyanlar üzerinde büyük bir etkisi vardı. Papa, Kudüs ve çevresini Müslümanların elinden almak için halkı, Haçlı ordusuna katılmaya çağırdı. Bu nedenle, XI. yüzyılın sonuna doğru başlayan Haçlı seferleri, XIII. yüzyılın sonuna kadar aralıklarla devam etti.

I. Haçlı seferinin başladığı sırada, Anadolu Selçuklu Devleti'nin başında bulunan I. Kılıç Arslan, kalabalık Haçlı ordusu karşısında başarılı olamayacağını anlayınca geri çekildi. Sultan I. Kılıç Arslan, Anadolu içlerinde Haçlı ordularına karşı önemli başarılar kazandıysa da Haçlıların Kudüs'e ulaşmasına engel olamadı.

Uzun süre devam eden Haçlı seferlerinden özellikle İslâm dünyası ve Türkler büyük zarar gördü. Malazgirt Savaşı'ndan sonra batıya doğru devam eden Türk ilerleyişi durdu ve İstanbul'un fethi gecikti. Bu seferler sonunda, Anadolu'da kurulan birçok Türk şehri, Haçlılar tarafından yakılıp yıkıldı. Haçlı seferleri, Avrupa'da önemli sosyal, ekonomik ve kültürel değişikliklere yol açtı. Derebeylik sistemi zayıfladı ve merkezi krallıklar güçlendi. Halkın, Haçlı seferlerinin başlamasına neden olan papa ve din adamlarına olan güveni azaldı. Bu durum, kilise otoritesinin sarsılmasına yol açtı. Avrupalılar, Haçlı seferleri sırasında deniz yolunu da kullanmışlardı. Bu nedenle Avrupa'da gemi yapımcılığı gelişti. Doğu ile batı ülkeleri arasındaki ticaret canlandı. Akdeniz ticaret yolunun önemi arttı ve Cenova, Venedik ve Marsilya gibi Akdeniz limanları önem kazandı. Avrupalılar, Haçlı seferleri sırasında Doğu uygarlıklarının buluşu olan kâğıt, barut ve matbaa gibi yeniliklerle karşılaştılar. Bu bilimsel ve teknik gelişmeleri, beraberlerinde ülkelerine götürerek geliştirdiler. Bunların her biri, Avrupa'da bilim ve tekniğin ilerlemesine yol açtı; barut derebeylik rejiminin yıkılmasına, pusula coğrafi keşiflere, matbaa ve kâğıt da Rönesans ve Reform hareketlerinin başlamasına neden oldu.