İSKI davasında klor yolsuzluğundan beraat eden, ancak tarihi eser kaçakçılığı ve vergi kaçırmak suçlarından aranan Bezmen hakkında kesinleşmiş hüküm bulunuyor. Türkiye'nin istediği Bezmen'i ABD iade etmiyor. Bezmen, şu anda tuvalet kağıdı alıp satıyor ve Manhattan'ın göbeğinde lüks bir dairede oturuyor.
X
Mensucat Santral ve diğer şirketlerine ait 2.5 trilyon liralık vergi borcunu ödemeden 1995 yılında yurtdışına kaçan işadamı. Adı daha sonra tarihi eser kaçakçılığına da karıştı. Halen Amerika'da bulunan Bezmen, vergi ve tarihi eser kaçakçılığı suçlarından tüm dünyada İnterhol tarafından kırmızı bültenle aranıyor.
Bezmen'in Amerika'ya kaçırmak istediği 106 parça kıymetli tablosu, Haydarpaşa Gümrüğü'nde yakalandı. Hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan Bezmen, ABD'ye kaçtıktan hemen sonra Türkiye'den bu ülkeye tarihi eser kaçakçılığı ve resmi evrakta sahtecilik suçlamalarıyla ilgili iki iade dosyası gönderildi. Ancak ABD Adalet Bakanlığı, delillerin net olmadığını ileri sürerek, iade talebini kabul etmedi. Green Card alabilmek için Türkiye aleyhine sözler sarfetti.
Kaçtığında devlete yaklaşık 150 milyar liralık vergi ve SSK borcu yükledi, ekonomik krize girdiği için vergi ve SSK borçlarını ödeyemedi. Bir dönem pahalı mücevherlerle donattığı eşi Selma Bezmen'den yine ihtişamlı bir şekilde boşandı. Eşine, boşanmak için geçtiğimiz yıl New York'ta Central Park'a bakan 900 bin dolara villa satın aldı.
Halil Bezmen bir dönem Amerika'da, kolonyalı peçete üreten ve yıllık cirosu 400 milyon dolar olan NuWay firmasının başkan yardımcılığı görevini de yaptı.
Türkiye'de dolandırıcılık, hayali ihracaat, hileli iflas, tarihi eser kaçakçılığından, hakkında yaklaşık 150 ayrı dava bulunuyor. Hayali ihracaattan kaynaklanan 1.5 trilyonluk borcunu ödedi. Ancak işçilerinin primi nedeniyle SSK'ya faiz hariç 200 milyar borcu daha bulunuyor.
Eski eşi döndü, kendisi kaldı
Yaklaşık 5 yıldır ABD'de birlikte yaşadığı eşi Bezmen'den ayrılan Selma Bezmen, oğlu Ahmet'le Ağustos 2000'de Türkiye'ye döndü. Hakkında bir tutuklama emri olup olmadığının araştırılması için havaalanında 5 saat gözaltında tutulan ve ABD'de pasaportunu kaybettiği için, New York'taki Türk Konsolosluğu'ndan aldığı seyahat belgesiyle Türkiye'ye giriş yapan Selma Bezmen, bütün işlemlerinde kızlık soyadı olan "Türkeş"i kullandı. Serbest bırakılan Selma Bezmen, gazetecilerin soruları üzerine eşiyle 3 yıldır ayrı yaşadığını belirtti.
Ancak eşinden boşanmasına rağmen Selma Bezmen'in başı dertten kurtulmadı. Dönüşü üzerine eski dosyaları raftan indirdi. İstanbul Defterdarlığı, Selma Bezmen'e, ABD'de birlikte yaşadığı ve Türkiye'ye dönmeden önce boşandığı eşi Halil Bezmen'in sekiz şirketindeki kanuni temsilciliği nedeniyle 550 milyar liralık vergi borcu çıkardı. Selma Bezmen'in vergi borcunun 535 milyar lirası, Mensucat Santral'daki imzaya yetkili "A Tipi" kanuni temsilciliğinden kaynaklandı. Geri kalan 15 milyar liralık vergi borcu ise diğer yedi şirketteki temsilciliklerinden ortaya çıktı. Bezmen soyadıyla yurtdışına çıkışı yasak olan Selma Bezmen'in kızlık soyadıyla pasaport alabileceğini de düşünen Defterdarlık, "Selma Türkeş" adına da yurtdışı yasağı koydurdu. Selma Bezmen'in avukatı, mükellefinin borçlarını ödemeye hazır olduğunu bildirdi.
ABD'de de kaçak duruma düştü
Bezmen, eski eşinin Türkiye'ye döndüğü sıralarda kaçtığı ABD'de de kaçak durumuna düştü. Connecticut eyaletinde, Amerikan Göçmen Dairesi (INS) aleyhine açtığı davayı kaybeden Bezmen, oturma izni bitmesine rağmen ABD'yi 40 gün içinde terk etmedi. Bu durumda kaçak olarak sayılan Halil Bezmen, gidilecek üçüncü bir ülke arayışına geçti.
O da "af" istedi
Bezmen, Şubat 2001'de sahibi olduğu Santral Mensucat'ın 1.5 trilyon vergi borcunu ödemek için boşandığı eşi Selma Türkeş (Bezmen) aracılığı ile defterdarlığa başvuruda bulundu. Bezmen, vergi ödeme kolaylığından yararlanmada son gün olan 16 Mart akşamına kadar mutlaka dilekçe vereceğini bildirdi.
Xxxxxx
HALİL BEZMEN CEVAP
Biyografiler balık gibidir, çabuk bayatlar. Benimki de bayatlamış durumda.
Herhalde kendi araştırma imkanlarınız olmadığı için, sadece medyada benim
hakkımda çıkanlarla yetinmişsiniz. Bir ikinci eksiğiniz de, madem adına
biyografi demişsiniz, insanların yalnız kötülüklerini yazarsanız,
inanılırlığınız azalır: Dünyada yalnız kötülüklerden meydana gelen insan
olabilir mi?
Eğer ilgilenirseniz, gerçeğe uymayan önemli birkaç noktayı belirtmek
istiyorum:
1. Vergi borçlusu ben değildim, anonim şirketlerdi. Ben yönetici olarak
sorumluydum.
2. Vergi kaçakçısı hiçbir zaman olmadık, böyle bir soruşturma veya
davayla hiç karşılaşmadık. Şirketler vergi ve SSK borçlusuydu, Türkiye'deki
bir milyon vergi borçlusu ve bir milyon SSK borçlusu mükellefler gibi.
Borçlu olmak hiçbir dönemde suç olmamıştır. Zor duruma düşen şirketlerin
son anda vergilerini ödeyememesi olağandır. Vergi ödeyecek parası varsa
zaten iflas etmez. Vergi kaçakçısı diye itham edilenin adliyede böyle bir
dosyası olmadığı hep biliniyordu ama ısrarla bu gerçek dışı iddia
tekrarlandı.
3. Tarihi eser kaçakçılığım iddiası iyi reyting yapan ama hayat
mahveden bir şovdu. Medyanın çok dikkatli gözü önünde bütün eşyalarım
bilirkişiler tarafından tetkik edildi, tarihi eser olmadıkları saptandı ve
mahkeme beraat kararı verdi.
4. Biyografinin en başında yazdığınız gibi, vergi kaçakçılığı ve tarihi
eser kaçakçılığı suçlarından 'Kesinleşmiş hüküm' hiçbir zaman olmadı.
5. 'Amerika'ya kaçırmak istediği 106 parça değerli.' diyorsunuz. İnsan
şahsi mallarını niye kaçırsın ki? Şu anda herhangi bir malıma konmuş HİÇBİR
tedbir veya haciz bulunmadığını da belirtmek isterim.
6. 'ABD Adalet bakanlığı, delillerin net olmadığını belirterek, iade
talebini reddetti.' diyorsunuz. İnsan kuşkulanmaz mı? En ufak bir suç olsa
hemen, anlaşmalar uyarınca iade gerçekleşmeliyken, on sene süreyle niye iade
etmedi? Uluslar arası hukukta dosya konuşur. Gerçekten HİÇ suç olmadığı
olasılığı akla gelmiyor mu?
7. İflastan sonra tabii ki vergi ve SSK borcu kaldı ama İflas Masası
diye bir kurum vardır ve şirketlerden kalan mallar satıldıkça bütün vergiyi
ve SSK taksitlerini ödedi. Hem de iki kez ödedi ama bu başka bir hikayedir.
8. 'Green card alabilmek için Türkiye aleyhinde sözler sarfetti.' sözü
doğru değildir. Zaten Türkiye aleyhine konuşmanın insana niye bir oturma
izni sağlayacağı da belli değildir.
9. Son olarak da, bir insanın karısına mücevher alması - örneğin bir
kat yerine - niye ayıptır bilmiyorum. Ayni şekilde, bir zamanlar zengin
olduğu bilinen birinin, boşandığı eşinin niye Nışantaşı yerine New York'ta
bir kat sahibi olmasının ayıp veya suç olduğunu merak ediyorum.
Yaptığınız işin gerçeğe uygunluğu bakımından, bu düzeltmeleri faydalı
bulabilirsiniz. Bunun ötesinde hakkımda bilgi ihtiyacı duyarsanız, örneğin
madem bütün borçların ödeniyordu ve hiçbir suçun yoktu niye ülkeyi terk
ettin? diye bir sualiniz olursa, cevabını Literatür yayınlarında
'Neden?Halil Bezmen' adlı otobiyografimde bulabilirsiniz. Okuyucular
arasında ve medyada kitabım samimi bulundu. Ayrıca bir edebiyat eseri olarak
değerli kabul edildi. Sitenizin adı Biyografi olduğuna göre, yayınlanan
otobiyografilerin sizin çalışma aletleriniz arasında olduğunu düşünerek,
kitabımı size tavsiye ediyorum.
Saygılarımla
Halil Bezmen
XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX
HABER
Hakim 'uzlaşın' dedi, Bezmen Yahudilerden ilanla özür diledi
Tam 3 yıl önce bir röportajında Yahudiler için küçük düşürücü ifadeler kullanan Halil Bezmen'in babası, Mensucat Santral Tekstil firmasının kurucusu Fuat Bezmen, açılan kamu davasında hâkimin 'uzlaşın' talebi üzerine gazetelere ilan vererek özür dilemeyi kabul etti. Bezmen'in 'İlanen Özür' başlığı altında, "5 Mayıs 2003 tarihli Aksiyon mecmuasında yayınlanan söyleşimde Yahudilerle ilgili söylediğim ancak gerçek niyet ve düşüncemi ifade etmeyen aşağılayıcı terimlerden ötürü tüm Yahudi yurttaşlarımızdan özür dilerim" ifadesi yer aldı. Baba Bezmen, röportajında, oğlu Halil Bezmen'in ABD'de bir gazeteye verdiği, "Biz aslında Türkiye'de Yahudi olduğumuz için eziliyoruz" demeci üzerine "Yahudileri sevmem. İki ortağımız vardı. Zaten sevmezdim herifleri. Biz o ortaklardan çok çektik" demişti. Röportajda Yahudileri küçük düşürmesi üzerine Bezmen'e kamu davası açılmıştı. Davaya müdahil olan Sami Aji, "Hâkimin ilginç teklifi oldu. Uzlaşmaya varın" dedi. Karşı tarafla oturduk. Konu tatlıya bağlandı" dedi.
Özlem YILMAZ
http://www.sabah.com.tr/2006/05/19/eko119.html-
XXXXXXX
YORUM
Halil Bezmen, yurtdışındayken İsrail’e gider ve Mescid-i Aksa’yı ziyaret edip, şükreder. Namaz da kılmaktadır... .
“Demek, İSKİ yolsuzluğu, tarihi eser kaçakçılığı gibi suçlardan Türkiye’de aranırken, Halil Bezmen İsrail’e gitmişti!
ABD’de bulunduğu dönemde, “Yahudi dönmesi olduğumuz için Türkiye’de bize baskı yapılıyor” dediği iddia edildi.”
Beyaz Müslümanların Büyük Sırrı, Soner Yalçın, Doğan Kitap, sayfa 227
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.