Hatim Okumak - Bilgiler
02/12/2013 22:00
Kur’ân-ı kerîm’i başından sonuna kadar okumak. Hatim lügatte; bitirmek, sona erdirmek, hatim etmek, tamamlamak, bir de, yüzük mânâlarına gelir. Hatim okumak ve dinlemek bir ibâdettir. Hadîs-i şerîfte; “Kur’ân-ı kerîmi tecvide (usûlüne) uygun okuyana şehid sevâbı verilir.” buyruldu. Yetmiş bin kelime-i tevhîd okumaya “hatm-i tehlîl”; hatim okumaya da “hatm-i şerîf” denir. Ayrıca Kâbe’de bir yerin adı “Hatim” olarak geçer.

Kur’ân-ı kerîm’in her âyetini okumaya ayrı sevap verilir. Hepsini hatim edene verilen sevap daha çoktur. Kur’ân-ı kerîm’in ilk sûresi “Fâtiha”dan başlayıp, son sûresi “Nâs”a kadar okumak hatim olur. Birkaç sûre veya âyet eksik okuyan hatim okumuş olmaz. Böyle okuyan birisini dinleyen kimseler de, hatim dinlemiş olmazlar. Hiçbiri hatim sevâbına kavuşamaz. Kur’ân-ı kerîm okumak, dinlemek, sevâbına kavuşulur. Kur’ân-ı kerîm’i mushaftaki (yazılı olduğu kitaptaki) sıra ile okumak lâzımdır. Yalnız hatim indirirken, Kur’ân-ı kerîm’in son sûreleri olan “Kuleûzü”leri okuduktan sonra, hemen başındaki “Fâtiha ve Bakara” sûresinden başlamak çok sevaptır.

Hatim okumak için ücret talep etmek uygun değildir. Zîrâ hadîs-i şerîfte; “Kur’ân-ı kerîmi okuyunuz. Fakat bunu geçim vâsıtası yapmayınız.” buyruldu. Şâyet okuyan kimse pazarlık etmeden, Allah rızâsı için hatim, cüz veya mevlid okursa, okutanın hediye ettiğini alması câiz (uygun) olur. Verilen hediyenin miktârına îtirâz ederse, aldığı harâm olur.

Namazda ayaktayken okunan Kur’ân-ı kerîm’in her harfi için yüz sevap verilir. Namaz dışında abdestli okuyunca, her harfi için yirmi beş sevap verilir. Kur’ân-ı kerîm okunan yere rahmet ve bereket iner. Bu zaman yapılan duânın kabul olması umulur. Hatmin ve her türlü ibâdetin sevâbı, hem ölülerin ve hem de dirilerin rûhuna hediye edilip gönderilebilir. Sevap hediye edilenlere, taksim edilmeksizin herbirine bütünü kadar erişir. Meyyit için, çeşitli kimselerin sessiz olarak, Kur’ân-ı kerîm’den çeşitli cüzler okuyup hatim etmeleri ve her birinin okuduğunun sevâbını ölünün rûhuna göndermeleri veya birinin, hatim okuyanların hepsi adına hediye etmesi, yâni hatim duâsını yapması, okuyanların da “Âmin” demeleri çok sevaptır. Fakat bu sûretle hatim sevâbı hâsıl olmaz. Hatmi bir kişinin okuması veya bir kişi, evvelce okumuş olduğu hatmin sevâbını hediye etmesi lâzımdır.

Kur’ân-ı kerîm’i 40 günde hatim etmek, başından sonuna kadar okumak müstehaptır, sevâbı daha çoktur. Üç günden önce hatim etmek câiz değildir, uygun olmaz. Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem senede bir kere hatim ederdi. Çünkü O’nun mübârek kalbinde yerleşmişti. Namazda, bir rekatte Kur’ân-ı kerîmin hepsini hatim etmek, yalnız hazret-i Osman bin Affân, Temîm-i Dârî, Saîd bin Cübeyr ve İmâm-ı A’zâm Ebû Hanîfe hazretlerine nasîb olmuştur. İmâm-ı A’zâm hazretleri, yalnız rûhu kabz olunduğu yerde yedi bin kere Kur’ân-ı kerîm’i hatim etmiştir. Eshâb-ı kirâmdan bir çokları yedi günde hatim ederlerdi. Âbidler (ibâdete düşkün olanlar) haftada bir kere hatim okumalıdır. Ramazân-ı şerîf ayında hatim okumak mühim sünnettir. Peygamber efendimiz, suâl edenlerin, hâline ve işine uygun bir zamanda hatim etmesini buyururdu.

Hatim sonunda yapılan duâ kabul olur. Bu bakımdan Müslümanlar hatim duâsında bulunmaya çalışırlar. Hatim bitince, yeniden hatme başlamak niyeti ile Fâtiha okunur. Hadîs-i şerîfte, “İnsanların en iyisi, hatmi bitirince yeniden başlayandır.” buyruldu. Kur’ân-ı kerîm’in hatim edildiği yere rahmet yağar, yâni çok sevâp kazanılır. Kur’ân-ı kerîm’in hatim duâsı okunurken toplanmak, müstehâb olup çok sevaptır. Hadîs-i şerîfte, “Kur’ân-ı kerîmi hatim edenin duâsı kabul olunur.” buyruldu. Abdullah bin Abbâs hazretleri hatim okuyan kimsenin yanında bir adamını bulundururdu. Hatim biteceği zamânı işitince, kendi de hâzır olurdu. Enes bin Mâlik hazretleri hatim ettiği zaman, çoluk-çocuğunu toplayıp duâ yapardı. Hadîs-i şerîflerde buyruldu ki:

Kur’ân-ı kerîmi hatim eden kimseye 60.000 melek hayır duâ eder.

Hatim duâsı yapılan yerde bulunan, ganîmet dağılırken bulunan kimse gibidir. Hatime başlanan yerde bulunan, cihad eden (Allah için harp eden) kimse gibidir. İkisinde de bulunan, iki sevâba da kavuşur ve şeytânı zelîl eder.

Kur’ân-ı kerîmi okuyunca, Allahü teâlânın rızâsını ve Cennet’i isteyiniz. Dünyâlık istemeyiniz. Bir zaman gelir ki, hâfızlar Kur’ân-ı kerîmi, insanlara yaklaşmak için vâsıta yaparlar.

Önceki
Önceki Konu:
Aşı (bitki)
Sonraki
Sonraki Konu:
Endoskopi

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu