Alm. Konvulsion, Muskelverkrampfung (f), Fr. Convulsion (f), İng. Convulsion. Çeşitli sebeplere bağlı olarak ortaya çıkan, birdenbire başlayan ve birkaç saniyeden 1-2 dakikaya kadar sürebilen, şuur kaybı, nefes alamama, kasılma ve çırpınmalarla seyreden durum. Tıp dilindeki adı “konvülsiyon”dur.
Havâle sebepleri yaşa göre değişiklikler gösterir. Hayâtın ilk iki senesinde havâle görülmesi diğer yaşlara göre daha fazladır. Yeterli oksijen alamama ve kanamanın tesirlerinin görüldüğü doğum sırasında çocuğun geçirdiği zor durumlar, beynin doğuştan bâzı hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları(mikrobik hastalıklar), süt çocuklarındaki en sık havâle sebepleridir. Süt çocukluğunun ileri dönemlerinde ve erken çocukluk çağında had ateşli hastalıklar en sık havâle sebebidir. Süt çocuklarında havâleye sebeb olan rahatsızlıklar içinde sebebi meçhul sara, kanda şeker seviyesinin düşüklüğü, beyin urları, böbrek yetmezliği, zehirlenmeler, nefes alamama, kafa içi kanamalar, kafa içi damar tıkanıklıkları da önemli yer tutar. Çocukluk çağının ortalarına doğru had kafa içi enfeksiyonlar (mikrobik ve ateşli hastalıklar) nâdiren havâleye yol açarken, hayâtın üçüncü senesinden îtibâren sebebi meçhul sara, en önemli havâle sebebi haline gelir. Bu devredeki ve oyun çocukluğu devresindeki diğer havâle sebepleri arasında; doğuştan beyin hastalıkları, doğumun yol açtığı ve sonradan olan beyin hasarları, enfeksiyon hastalıkları, kurşun zehirlenmesi, beyin urları ve ilaç zehirlenmeleri de önemli yer tutar.
Yetişkinlerdeki havâle sebepleri arasında kadınlarda gebelik zehirlenmesi, sebebi meçhul sara, kafa içinin ur, kanama gibi durumları, kan şekeri düşüklüğü, kan kalsiyum seviyesi dengesizliği en önemlileridir.
Havâleler daha ziyâde çocukluk dönemlerinde ortaya çıktığından bu dönemin en sık havâle sebebi olan ateşli hastalıklara bağlı havâleleri daha teferruatlı incelemek icab eder.
Ateşli hastalıklara bağlı havâlelere en çok altı ay ile üç yaş arasında rastlanır. Tıp dilindeki ismi “febril konvülsiyon” olan bu tip havâlelere, erkek çocuklarında daha sık rastlanır. Âilenin diğer fertlerinde de havâleler olması fazla görülmesinde etkili olabilir; yâni irsî bir yatkınlık söz konusudur. Bu havâlelerin en çok rastlanan sebebi, üst solunum yolunun ateşli hastalıklarıdır. Ateşe bağlı olarak ortaya çıkan havâlelerde, ateşin çok yükselmesinden ziyâde âniden yükselmesi rol oynar. Febril konvülsiyonlar oldukça kısa sürer. Bir dakikayı geçmesi nâdirdir. Nöbetten sonra herhangi asabî, ruhî bir araz kalmaz.
İlk aylardaki bebeklerde tipik havâle nöbetleri şeklinde ortaya çıkmayabilir. Bunlarda, sıçrama, ağızdan salya akması, gözlerin kayması, hareketsizlik, ağızda irâde dışı çiğneme ve emme hareketleri şeklinde nöbetler ortaya çıkabilir. İlerleyen süt çocukluğu ve çocukluk devrelerinde ise tipik havâle nöbetleri görülür. Önce çocuğun kolları ve bacakları ânî olarak kasılır, sonra, çırpınmalar başlar. Bu sırada şuur kaybolur, gözler kayar, yüz solar, dilini ısırabilir, nefesini bir süre alamadığından morarır. Başlangıcı çığlık atarak olabilir, bu sırada gaitasını ve çişini kaçırabilir. Kısa süren bu tip bir havâle nöbetinden sonra şaşkınlık ve birkaç saat sürebilen uyku durumu ortaya çıkabilir. Nöbetten sonra çocuk geçici bir süre için elini kolunu oynatamayabilir.
Havâle için bünyesi müsâit ve âilevî yatkınlığı olan çocuklarda nöbetler tekrarladıkça artık ateş yükselmeden de çocuk havâle geçirmeye başlar. Tedbir alınmadığı takdirde bu tip çocuklarda nöbetler ilerki yaşlarda da devam eder ve sara hastalığı sözkonusu olur.
İlk defa ateşe bağlı havâle geçiren çocuklarda beyin elektroansefalografisi ve diğer tetkikler tamamen normal çıkar. Ancak bunların yapılması havâle sebebini diğerlerinden ayırd etmede işe yarar.
Havâle geçirmekte olan çocuğun solunum yolları açık tutulmalıdır. Dilini ısırması önlenmeli, mümkünse hemen diazepam iğne yapılmalıdır. Ayrıca mevcut olan ateşli hastalığı da uygun antibiyotiklerle tedâvi edilmelidir.
Havâleye yol açan ateşli hastalık dışı bir sebep tesbit edilirse, o da ortadan kaldırılmalıdır. İkinci defa havâle geçiren çocuklara iki sene müddetle hekim kontrolünde nöbet önleyici ilâç verilmelidir. Özellikle küçük çocukları havâlelerden korumak için ateş yükselince soymalı, soğuk kompreslerle ve ateş düşürücülerle ateşin yükselmesi önlenmelidir. Bu arada ateşli hastalığın tedâvisi için de mutlaka bir hekime mürâcaat edilmelidir.
Daha ziyâde yetişkinlerde rastlanan ve havâle nöbetleri ile seyreden “sar’a hastalığı” çok önemli bir hastalıktır. (Bkz. Sara)
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.