Hint Seferleri - Bilgiler
07/12/2013 11:00
Osmanlıların Hint Denizindeki Portekiz hâkimiyetini kırmak için giriştikleri deniz seferleri.

On beşinci asrın son yıllarında Portekizliler, Ümit Burnunu geçip Hindistan kıyılarına ulaşan deniz yolunu keşfettiler. Bu durum, Hindistan ticâretinin yolunu değiştirdi. O zamâna kadar Hindistan’dan yüklenen mallar, Basra Körfezi ve Kızıldeniz yoluyla İskenderiye veya Suriye limanlarına geliyor, Venedik gemileri ile Avrupa’ya ulaşıyordu. Hint ticâretinin Portekizlilerin eline geçmesi, Memlûklerin ekonomisini sarstı. Ancak Portekizlilerin hâkimiyetinin kırılması için yaptıkları çalışmalar, donanmaların güçsüz olması sebebiyle, yetersiz kaldı.Mısır ve Suriye Osmanlıların eline geçince (1517), Kızıldeniz ve Basra Körfezi ağızlarının Portekizlilerde bulunması siyâsî ve iktisâdî yönden mahzurluydu. Mısır Beylerbeyi Hadım Süleymân Paşanın teklifi ile 1530’da Süveyş’te bir donanma inşâsına başlandı. Süleymân Paşa, donanmayı 1532 yılı başlarında sefere çıkacak hâle getirdi. Ancak Süleymân Paşa, Alman ve Irakeyn seferlerine katılmak emri aldığı için Hindistan Seferi gecikti. 1535’te, Gücerât Hükümdârı Bahâdır Şah İstanbul’a gönderdiği elçi ile pâdişâhtan Portekizlilere karşı yardım istedi. Mısır Beylerbeyi Hadım Süleymân Paşa, Hindistan sularına kuvvetli bir sefer yapmakla vazîfelenderildi.

Hadım Süleymân Paşanın komutasındaki Osmanlı donanması, 1538 Haziranında hareket etti. İlk olarak Kızıldeniz’in kapısı olan Aden’i zaptetti. Süleymân Paşa, Hindistan’a Diyu şehrine ulaştığında, Bahâdır Şah Portekizlilerce öldürülmüş ve yerine yeğeni Üçüncü Mahmûd geçirilmişti. Mahmûd, Portekizlileri tutuyordu. Süleymân Paşa, Diyu şehrini muhâsara etti. Fakat yirmi gün sonra, Portekiz donanmasının yardıma gelme tehlikesi üzerine kuşatmayı kaldırıp geri döndü. Yemen’de Zebîd’i ele geçirdi. Yemen Beylerbeyliği kuruldu (1540). Bu sefer netîcesinde, Hint Okyanusundaki Portekiz üslerine kuvvetli bir korku verilmiş oldu.

Portekizliler, Osmanlıların Hint sularında güçlü bir donanma ile görünmesini, iktisâdî ve dînî vaziyetleri için çok tehlikeli gördüler. Portekiz’in yeni genel vâlisi 1541 yılı başlarında güçlü bir donanma ile Kızıldeniz’deki Osmanlı donanmasını yok etmek üzere yola çıktı. Ancak bu sefer, bir miktar coğrafya bilgisi öğrenmenin yanında Kızıldeniz’de Osmanlı tahkimâtının artmasından başka bir işe yaramadı. Portekizlilerin bu seferden sonra başlayan barış teşebbüsleri, Osmanlıların işlerine yaradı. Doğu Afrika ve Güney Arabistan limanları, Portekiz baskısından kurtuldu. Osmanlı gemileri, huzûru temin etti. 1500’lü yılların başından beri, Portekiz baskısıyla aksamış olan Mısır-Hindistan ticâreti, Osmanlıların Kızıldeniz ve Hind Okyanusunda güçlenmeye başlaması üzerine tekrar canlandı. Ayrıca Osmanlılar, Hint Okyanusuna Basra Körfezinden de yeni bir yol açmayı plânlıyorlardı. Bu arada Aden, Portekiz taraftârı yerli bir emîrin eline geçti ise de, Yemen Beylerbeyi Ferhâd Paşa tarafından geri alındı (1548). Osmanlıların Kızıldeniz’den sonra Basra Körfezinden Portekizlileri atma çalışmaları, iki devletin arasını açtı. Osmanlılar bir Hint Seferine karar verdiler. Pîrî Reis, Hint Kaptanlığına tâyin edildi. Basra Beylerbeyi Kubâd Paşaya da 15.000 asker ve gemilerle hazır bulunması emredildi. Pîrî Reis, Maskat’ı vurduktan sonra, Hürmüz’ü kuşattı (1552). Ancak Basra’dan kuvvet almadan bu işe girişmesi, başarısız kalmasına sebeb oldu. Üç kadırga dışında askerlerini Basra’da bırakıp, Süveyş limanına döndü. Hürmüz kuşatmasındaki tedbirsizliği Pîrî Reis’in îdâmına sebeb oldu.

Pîrî Reis’in îdâmından sonra, Hint Kaptanlığına Katif Sancak beyi Murat Reis atandı (1552). Pîrî Reis’in başlattığı seferi sonuçlandırmak ve Basra’dan aldığı donanmayı Süveyş’e götürmek için yola çıktı. Ancak Hürmüz Boğazında Portekiz donanması ile yaptığı mücâdelede çok zâyiât verip Basra’ya geri döndü.

Basra’da yeniden hazırlanan Osmanlı donanması, Seydi Ali Reis’in komutasında yola çıktı (1554). Hürmüz Boğazını geçtikten sonra, Umman kıyılarında karşılaştığı Portekiz donanmasını bozguna uğrattı. Üslerine yakın olan Portekizliler, hazırlanıp yeniden saldırdılar. Yapılan savaşta her iki taraf da çok zâyiât verdi. Portekizlilerin yanında dalgalar ve fırtınalarla da uğraşan Seydi Ali Reis, elinde kalan dokuz gemi ile Gücerat Sultânına sığındı. Yorucu bir yolculuktan sonra İstanbul’a döndü (1556). Bu hâdiselerden sonra küçük çapta bâzı çarpışmalar olduğu görülmektedir. Açe Sultânı Alâeddîn’in isteğiyle (1565) yola çıkarılan Kurdoğlu Hızır Reis komutasındaki donanma, Yemen’de çıkan isyân üzerine bir yıl tehir edilip, bilâhare, Seyyîd Kemâl Reis komutasında Açe’ye yardım gönderildi.

Hint Seferleri sonunda, önceden Portekiz denetiminde olan Kızıldeniz, Basra Körfezi ve Hint Okyanusu sularında artık Osmanlıların mevcûdiyeti tartışılmaz hâle geldi. Bilhassa bölgedeki Portekiz idâresinin sarsılmaya başlaması, tutumlarının yumuşamasına yolaçtı ve Osmanlı ile Portekizli idâreciler, anlaşma zemîni aramaya başladılar. Nitekim 1560-1566 yılları arasında Akdeniz’de ticârî faaliyetler canlandı; Kızıldeniz ve Basra Körfezi de daha işlek hâle geldi. Bu düzen, on yedinci yüzyılın başlarına kadar devâm etti.

Önceki
Önceki Konu:
Sa’d Bin Ubade
Sonraki
Sonraki Konu:
Devanı

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu