Mehmed Sâid Efendiyle berâber İstanbul’da ilk Türk matbaasını kurarak irfân hayâtımıza hizmet eden değerli bir zât. 1674 târihinde Macaristan’ın Klojvar şehrinde doğan, Kalvenist birMacar âilesinin oğlu olanİbrâhimMüteferrika’nın, Müslüman olmadan evvelki adı bilinmemektedir.İyi bir eğitim gördükten sonra râhib olmak üzere Protestan kilisesinde tahsil gördüğü sırada, 1692’de Türk akıncılarına esir düşerek İstanbul’a getirildi.
İbrâhim Müteferrika’nın iyi bir ilâhiyât tahsili görmüş olması, İslâm dînini kolayca tanımasına ve kabul etmesine yardım etti. İslâm dînine girişi hayâtının önemli bir dönüm noktası oldu. Hayâtı boyunca İslâm dînine ve ilme hizmet etti.
1715 senesinde Avusturya’ya düzenlenen sefer sırasında, haberleşme konusunda devlete hizmet etti. 1717’de Osmanlı Devletine sığınan Doğu Macaristan’daki Macarların reisi olan Rakoczi (Rakoçi)nin yanında uzun zaman vazîfe yaptı. Bu görevinde Osmanlı devlet adamlarının ve Rokoczi’nin takdir ve îtimâdını kazındı.
İbrâhim Müteferrika 1719-1735 yılları arasında, Yirmisekiz Çelebizâde SaidEfendi ile Türk matbaasını kurma çalışmalarına başladı. Matbaanın faydalarını anlatan ayrıntılı bir raporu, Sadrâzam Damâd İbrâhimPaşaya sunduklarında, Sadrâzam bu teklifi olumlu karşıladı. Fakat İstanbul’da matbaanın kurulması sosyal bir hazırlığı gerektiriyordu. Zîrâ o zamâna kadar kitap yazmakla geçimlerini sağlayan hattâtlar, bu işten zarar göreceklerdi. Ancak ilim ve irfânı memleketin her tarafına yaymak isteyen İbrâhim Müteferrika, zamânın şeyhülislâmı Yenişehirli AbdullahEfendiye matbaa açmak, kitap basmak husûsunda: “Kitap basma sanatını iyi bildiğini söyleyen bir kimse, lügat, mantık, astronomi, fizik ve benzerlerini birer kalıba çıkarıp, burada kâğıtların üzerine basarak, bu kitapların benzerlerini elde ederim derse, bu kimsenin böyle kitap basmasına şerîat izin verir mi'” diye sordu.
Şeyhülislâm buna:“Kitap basma sanatını iyi bilen bir kimse, bir kitabın harflerini ve kelimeleri birer kalıba çıkarıp, buradan kâğıtlara basmakla, bu kitaptan az zamanda kolayca çok sayıda elde ediyor. Böylece çok ucuz kitap yazılmasına sebeb oluyor. Faydalı bir iş olduğundan şerîat bu kimsenin bu işi yapmasına izin verir.Kitapta yazılı ilmi bilen birkaç kişi, önce tashih etmelidir. Tashih olduktan sonra basılırsa, güzel bir iş olur.” cevâbını verdi.
Böylece ilk olarak İstanbul’da bir Türk matbaası kurmak içinİbrâhim Müteferrika 1729’da fetvâ ve izin aldı. Bu matbaada ilk basılan eser, metal harflerle iki ciltlik Vankulu Lügatı’dır. 1737-1739 târihleri arasında ise bu çalışması daha geniş bir şekilde gerçekleşti. Bu ilk Türk resmî matbaasında 17 eser basıldı. Ayrıca başlı başına haritalar da basıldı.
İbrâhim Müteferrika 1737’de Lehistan ile olan anlaşmayı yenilemek için yapılan müzâkerelere katıldı. 1738’de Orşava Kalesinin teslimi için yapılan anlaşmaya başkanlık yaptı. Daha sonra İstanbul’a dönen İbrâhimMüteferrika, geçirdiği rahatsızlık üzerine 1745 senesinde vefât etti.Kasımpaşa Mezarlığına defnedildi.
İlim ve fen adamı olan İbrâhim Müteferrika’nın Latinceden tercümeleri ve fen kitapları vardır. Bunlardan astronomiye âit AfganTârihi, Usûlu’l-Hikem fî Nizâmi’l-Ümem, Füyûzât-i Miknatisiyye ile Risâle-i İslâmiyye adlı dînî kitapları basılmıştır. Dürüst, ahlâklı, fazîletli, vefâkâr ve çok çalışkan bir zât olan İbrâhim Müteferrika, Şark ve Garb dillerini bir araya toplayan bir lügat kitabı hazırlamak istedi ise de ömrü vefâ etmedi.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.