İsa Kalkır - Bilgiler
08/12/2009 20:19
Anafartalar'da Patlayan Bomba Kızılcahamam'ı vurdu

23/05/2007

İsa Kalkır. Daha 19 yaşındaydı... Hamallık yapan babasına askere gideceği şubat ayına kadar ekonomik destek sağlamak amacıyla Anafartalar Çarşısı'ndaki düğmecide bulduğu işte, asgari ücretle çalışıyordu. Siteler Uluğbey'de ailesiyle birlikte yaşadığı gecekondularına gitmeye hazırlanıyordu. Canlı bomba onu işyerinden çıkmaya hazırlandığı anda yakaladı. Can pazarına dönen çarşıda yere yığılan İsa Kalkır'ı önce patronu gördü. Kucaklayıp ambulansa kadar taşıdı.

İÇİNİ SIKINTI BASTI

Bu sırada anne Ayşe Kalkır ise akşam yemeği hazırlıyordu. Komşuları Anafartalar Çarşısı'nda patlama olduğu haberini ulaştırınca içini sıkıntı bastı ve doğruca televizyona yöneldi. Televizyonu açtığında oğlunu yaralı halde görür gibi oldu. Ancak üzerine konduramayıp izlemeye başladı. Bu sırada komşusunun oğlu 15 yaşındaki Mustafa, kapıya dayandı: "Ayşe teyze İsa abiyi yaralı halde televizyonda gördüm, birinin kucağında ambulansa bindiriliyordu..." Anne Kalkır, hemen telefona sarıldı. Önce dükkânın telefonunu aradı. Cevap alamayınca bu kez oğlunu cep telefonundan aradı. Oradan da yanıt gelmeyince kendisini sokağa attı. Yakınları teseliye çalıştı, "İsa'nın durumu iyi. Kollarında çizikler var" dese de inanmadı, ilk bulduğu dolmuşa atladığı gibi hastanelerin yolunu tuttu. Zaten hastaneler de yan yana sıralıydı. Numune, Hacettepe derken karşı sıradaki İbn-i Sina Hastanesi Acil Servisi'ne ulaştı. Oğlu İsa ameliyata alınmıştı. Umutlu bir haber bekledi. Doktorlar sakinleştirici verince bir ara kendine geldi, ama ardından da acı haber ulaştı. İsa kurtarılamamıştı.

AH SEN OLAYDIN OĞUL

Oysa hayalleri büyüktü. İsa şubatta askere gidecek, dönünde de everecekti. Şimdi komşularının teselli etmeye çalıştığı acılı annenin gecekondudan yükselen sesi mahallenin yüreğini dağlıyor, "Oğul İsam oğul... Asker çantası düzecektim. Ah sen olsan da hiçbir şeyim olmasaydı..." Hayatın bir başka gerçeği de yakalarını bırakmadı. İsa'nın sağlık karnesi yanında olmadığı için İbn-i Sina Hastanesi'nde ailesine senet imzalatıldı. Karne bulunamasaydı, bir de hastaneye para ödemek zorunda kalacaklardı

Önceki
Önceki Konu:
Ahmet Şahap Ünlü
Sonraki
Sonraki Konu:
Aydın Tomakin

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu
Popüler Sayfalar:
Son Ziyaretler: