Kadastro - Bilgiler
27/03/2014 22:30
Alm. Kataster (m), Fr. Cadastre (m), İng. Cadastre; land legistry. Yüzey ve engebeleri inceleme, yükseltileri hesaplama metodu. Dünyâ üzerindeki tabiî ve yapma engebelerin harita ve plânlarda belirtilmesi gâyesiyle bu husus devlet tarafından tesbit edilmiştir. Kadastronun gâyesi sağlam ve açık bir tapu sicili sistemi kurmaktır.

Târihî belgelerden anlaşıldığına göre kadastro ile ilgilenen ve bunu geliştiren eski Mısırlılardır. Mısır piramitlerin iri yapılması, kadastro tekniğinin uygulanması ile mümkün olmuştur. Bunun yanısıra Romalılarda da sınırları ve yeni şehirlerin kurulacağı yerleri belirtmek için veya yolların ve su kemerlerinin yapımında kadastro metodundan istifâde edilmiştir.

Osmanlı Devletinde tapu siciline âit kayıtlara Kânûnî Sultan Süleymân Han zamânında başlanmıştır. Bunlar 2320 cilt olarak Ankara’da “kuyûdât-ı kadîme” denilen eski kayıtlar mahzeninde saklanmaktadır. Tapu ile ilgili kânun hükmünde irâde ve fermanlarla, târifnâme ve tâlimatnâmeler olmuştur. 1858’de Arâzi Kânunu çıkarılmıştır. Buna göre arâzi beşe ayrılmıştır. 1) Mülki arâzi, 2) Askerî arâzi, 3) Vakıf arâzi, 4) Kamu arâzisi, 5) Ölü arâzi.

İlk kadastro çalışmaları Sultan İkinci Abdülhamîd Han devrinde başlamıştır ve hâlen kadastroculuk Türkiye’de uygulanmaktadır. Cumhûriyet döneminde 22 Nisan 1925 târihli ve 658 sayılı kânunla Tapu Genel Müdürlüğü kuruldu. Aralık 1934’te 2613 sayılı Kadastro ve Tapu Tahrir Kânunu’yla kasaba ve şehirlerde kadastro çalışmalarına başlandı. 1950 yılında ise, arâzi kadastrosuna geçildi. 21 Haziran 1987 târihli ve 3402 sayılı Kadastro Kânunu’yla, kadastro işleri yeniden düzenlendi. Aynı kânunla hâlen var olan tek hâkimli “Kadastro İhtisas Mahkemeleri” kuruldu (1991). 1949 yılında İstanbul Devlet Mühendislik ve Mîmarlık Akademisinde, Harita ve Kadastro Mühendisliği bölümü açıldı.

Tapu ve kadastro işlerinde çalıştırılacak elemanları yetiştirmek üzere İstanbul’da Tapu ve Kadastro Mekteb-i Âlisi kuruldu. Daha sonra kapatıldı. Yeniden Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne bağlı Ankara’da Tapu Kadastro Meslek Lisesi açıldı.

Kadastroculuğun esâsı geometri kânunlarına dayandırılmıştır. Kadastroda, engebe belirleme işlemi basit bir çelik metreyle gerçekleştirilir. Buna “Zincir Eğrisi Kadastroculuğu” adı verilmektedir. “Teodolit Çapraz Kadastroculuğu” diye bilinen kadastroculuk ise uzaklıkların yanı sıra açıların da yeraçı ölçeri ölçümünü gerçekleştirmeye yarar. Yalnızca açıların ölçülmesine dayanan kadastroculuğa da “Teodolit Arakesit Kadastroculuğu” denir.

Bir ev ve birkaç ağaçtan ibâret bir arâzi parçasının yer ölçümü, tipik bir kadastroculuk uygulamasıdır. Kadastrocunun ilk yapacağı iş, arâzinin köşelerine en yakın denetim noktalarını seçmektir. Meselâ; arâzi beş köşeli ise ABCD ve E ile belirlenen denetim noktaları seçilir. Her denetim noktalarının öteki denetim noktalarından görülebilir olması büyük kolaylık sağlar. Denetim noktaları arasındaki uzaklıklar çelik metreyle ölçülerek, ölçeğe göre plân çizilir. Buna “Düşey Uzaklık Kadastroculuğu” da denir. Arâzi eğer dik eğilimliyse, ayrıntıları plâna dökmek şüphesiz daha zor olur. Ölçülen uzunlukların, yatay uzaklıklara göre yeniden ayarlanması lâzımdır. Bu durumda kadastro yapılan alanda düzey belirlemek için, dürbünlü düzeç “mira” adı verilen metre ve santimetre bölümlü cetveller de birlikte kullanılır.

Önceki
Önceki Konu:
Odometre
Sonraki
Sonraki Konu:
İştah

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu