Alm. 1. Skier (pl.) 2. Skisport (m), Fr. Ski (m), İng. Ski. Kar ve su üzerinde kayarak yol almak için ayaklara takılan uzun ve yassı satıhlı, ön uçları hafîf yukarı ve arkaya kıvrık bir âlet. Memleketimizde bu âletle yapılan spor da aynı isimle anılmaktadır.
Karda batmadan yürümeyi temin eden âletlerin ilk olarak, zamanımızdan 8000 yıl önceleri Altay Dağlarında kullanılmaya başlandığı araştırıcılar tarafından iddiâ edilmektedir. Daha sonraları buradan bütün dünyâya, özellikle kuzey memleketlerine yayılan kayak, İskandinav ülkelerinde büyük rağbet görmüştür. Burada gelişen kayak, Norveç lisanındaki ismi olan “ski” kelimesiyle dünyâya yayılmış ve bu isimle benimsenmiştir. İskandinav ülkelerinde ihtiyaca göre günlük işlerde, ulaşım ve nakliyatta kullanılan kayak, askerî gâye ile ilk olarak yine Norveç’te kullanılmıştır.
Kayağın spor olarak tatbiki 20. yüzyılda başlamıştır. İlk olarak kayakla inişin 1891’de Alplerde yapılmasına rağmen, bu husustaki müsâbakaların tertibi 1922 senesinde gerçekleşmiştir. Kayak sporunun bir çeşidi olan slalom müsâbakası tertibi de ancak 1922 senesinde mümkün olmuştur. İlk kış olimpiyatlarının tertibi ise 1924 senesinde Chamonixi’de yapılmıştır.
Kayaklar, yapılış bakımından umumiyetle birbirine benzer. 2 m uzunluğunda 7-9 cm genişliğindeki ölçülere uygun olarak ortadan hafif kavisli bir şekilde îmâl edilirler. Bütün kayakların arka kısımları küttür. Kayaklar, kayın, dışbudak ve sadece Amerika’da yetişen hickory isimli bir ağacın kerestelerinden imâl edilir. Yalnız, hafif mâden alaşımlarından, sentetik reçinelerden ve son yıllarda çelik kenarlı, plâstik kaplamalı olarak yapılanları da vardır. Kayaklar, kayakçıların ayaklarına çelik taban ile kuvvetlendirilen kısmından mâden bir maşayla ve ayakkabıya raptedilmiş bir tabanla tutturulur. Kayakçıların ayaklarına giydikleri deri botlar, plastik tekniğinin gelişmesiyle yerini sert, su geçirmez plastik botlara bırakmıştır. Atlama müsâbakalarının haricinde kullanılan, hafif ağaçlardan veya alüminyumdan yapılan sopalar da kayağın yardımcı âletleridir. Bu sopalar, kayakta, tırmanmaya, hız kazanmaya ve dengeyi korumaya yarar. Bu sopalar, çoğu defa göğüs hizasında olacak şekilde yapılır. Üst kısmında, sopanın kavranmasına yardım eden sırımlar vardır. Alt uçlarında ise, kayakçıların kara saplanmalarını önlemek için dâire biçiminde yıldız vardır.
Kayak sporu; atletizm ve dağcılık kayağı olmak üzere iki kola ayrılır. Kış olimpiyatlarında yapılan müsâbakalar atletizm kayağı olup, bu da kendi arasında Alp disiplini ve Kuzey (İskandinav) disiplini olarak ikiye ayrılır. Alp disiplininin serbest iniş, slalom, büyük slalom çeşitleri; Kuzey disiplininin ise mesâfe, uzun mesâfe, atlama ve estafet (veya röle) çeşitleri vardır. Ayrıca her iki disiplinde de bu çeşitlerin karışımından meydana gelen müsâbaka çeşitleri mevcuttur.
Alp disiplininde kayak ile yürüyüş ve kaymadaki hareket teknikleri ağırlık kazanır. Bu daha önemli bir çeşidi olan slalom, bayanlar ve erkeklerde tesbit edilmiş olan bir mesâfede belirli aralıklarla dikilmiş olan sopaların arasından geçerek pist sonunda bulunan kaleden en kısa zamanda geçilmesini gâye edinen bir müsâbakadır. Parkur uzunlukları büyükler için 10, 15, 30 ve 50 km olup, yükseklik farkı, 15 km ve daha uzun parkurlar için 250 m olur. Kuzey disiplininde, uzun mesâfe müsabakaları 30-50 kilometrelik pistlerde yapılır. Bu müsâbakalara yalnız erkekler iştirâk edebilir. Mesafe müsâbakalarına ise hem erkekler hem de bayanlar ayrı katagorilerde katılabilirler. Bu müsâbakalarda pist uzunlukları, erkeklerde 15-18 km bayanlarda ise 5-10 kilometredir. Estafet (röle) müsabakaları, erkeklerde 4, bayanlarda 3 kişilik ekipler hâlinde yapılır.
Atlama müsâbakalarında diğer dallardan farklı olarak kayak sopaları kullanılmaz. Kayakların ayakkabılara bağlanması özel bir şekilde olur. Yüksek ve özel bir yere yapılan pistten hız alan kayakçı, mümkün olduğu kadar uzak mesâfeye düşmek için çalışır. Sâdece erkekler tarafından yapılan bu müsâbakada değerlendirme, düşülen mesâfe, havada ve düşme anındaki tekniklere göre yapılır. Atlama müsâbakaları, kayak sporunun en tehlikeli çeşididir.
Müsâbakalarda kayakların altına sürülen ve vaks denilen cilâ kayağın sürtünmesini azaltarak hızın artmasını sağlar, dönüş ve diğer hareketlerin yapılmasını kolaylaştırır.
Kayak sporunun değişik bir şekli olan patinaj ise patenle yapılır. Paten, ayakkabıya takılarak, buz üzerinde kaymaya yarayan, altında uzunlamasına ince bir demir takılı tahta veya demirden bir tabandır. Patinaj, sürat ve artistik patinaj olarak ikiye ayrılır. Sürat patinajında yarışmalar, 500, 1500 ve 10.000 m üzerinden saate karşı yapılır. Artistik patinaj ise 30x60 m ölçülerindeki bir buz sâha üzerinde müzik eşliğinde tekli veya çift kişilik gösteriler şeklinde yapılır. Müsâbakaların değerlendirilmesi, artistik etki ve teknik açıdan puanlama ile yapılır.
Kayak sporu, dünyâda Fédération Internationale de Ski (FIS) himâyesinde Türkiye’de de Kayak Federasyonu tarafından kayak sporu çalışmaları organize edilmektedir. 1950’den beri FIS tarafından her dört senede bir Kış Olimpiyatları tertib edilmektedir. Yurdumuzda da çeşitli yerlerde (Uludağ, Sarıkamış, Palandöken, Erciyes vb.) kayak merkezleri bulunmakta olup, kış mevsiminde buralarda muhtelif müsâbakalar yapılmaktadır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.