Keşfedilen topraklar, keşifleri düzenleyen devletlerin kendi malı oldu. Bunların yeraltı ve yerüstü zenginlikleri adeta yağmalandı. Bütün bu zenginlikler Avrupa'ya aktı. İspanya, Portekiz, İngiltere, Fransa, Hollanda gibi ülkeler giderek zenginleşti. Daha sonraki yüzyıllarda bunlara Belçika, Almanya, İtalya da katılacaktı. Bu ülkeler, ele geçirdikleri geniş topraklarda çiftlikler, dokuma tesisleri kurdular, maden işlettiler. Yerli halkları silah zoruyla, karın tokluğuna çalıştırdılar. Elde ettiklerini kendi gemileriyle ülkelerine taşıdılar. Kazanç oranları çok arttı. Deniz seferlerini destekleyen kralların maddi varlıkları alabildiğine büyüdü. Krallar, bu zenginliklerini, top gibi ağır ve pahalı savaş araçlarına harcadılar. Bu silahlar karşısında, derebeyleri çaresiz kaldılar ve güçlerini hızla kaybettiler. Buna karşılık, ticaretten zenginleşen yeni bir sınıf (burjuvazi) ortaya çıktı. Burjuvaların kuvvetlenmesi, siyasi dengeleri değiştirdi. Derebeylerini ortadan kaldıran krallara karşı, burjuvalar siyasi haklar kazanma savaşı vermeye başladı. Böylece, Avrupa'da ihtilaller ve sarsıntılar meydana geldi.
Sömürgeci devletler, değerlerine karşı ekonomik ve siyasi üstünlük sağladılar. Durumu kötüye giden diğer Avrupa devletleri de, çareyi sömürge aramakta buldular. Bunun sonucu olarak, sömürgecilik eğilimi daha da hızlandı.
Büyük denizlere açılacak konumda olmayan Osman İmparatorluğu, siyasi üstünlüğünü, daha donanımlı ordu ve donanma hazırlayabilen Avrupa devletleri karşısında yavaş yavaş kaybetmeye başladı. Akdeniz çevresinde yoğunlaşan ticari faaliyet önemini kaybetti.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.