Düğünden bir gece önce, kadınların kendi aralarında, gelinin eline kına yaktıkları ve genellikle kız evinde yapılan eğlence.
Geleneksel kına gecesine kız tarafının yakınları ve gelinin kız arkadaşları çağırılır. Erkek tarafından kız evine kuru yemiş ve kına gönderilir. Gelin yöreye göre ya tuvalet, ya da bindallı denilen kadifeden ve işlemeli, ayak bileklerine kadar uzanan kaftan türünde bir giysi giyer. Misafirlere kuru yemiş ve içecek ikram edilir. Kına yakılmadan önce şarkılar, türküler söylenir ve gelin oynatılır. Eğlence bitince gelin salonun ortasına oturtulur, başına kına tülü denen kırmızı bir tül örtülür ve herkes yerine oturur. Daha sonra kına güzel bir tepside karıştırılır; çiçek ve mumlarla süslenir. Genç kızlara birer mum verilir.
Önden kına tepsisiyle iki orta yaşlı kadın, arkasından da genç kızlar ellerinde mumlarla içli türküler söyleyerek geline doğru yürürler. Kızlar gelinin etrafında halka oluştururlar, kadınlarsa gelinin önüne çömelir. Kına saati erkek tarafından bir ya da iki kadın gelip iki tane altın getirir. Kına, gelinin iki avucunun ortasına sürülür ve altınlar üzerine koyulup bastırılır. Bu sırada içli türküler söylenmeye devam edilir; amaç gelini ağlatmaktır. Daha sonra gelinin elleri beyaz tülbentle sıkıca bağlanır ve üzerine kırmızı renkteki kına eldiveni giydirilir. Gelin ağladıktan sonra kırmızı örtü açılır ve misafirlere kına dağıtılır. Gelin yerinden kaldırılır ve neşeli türküler eşliğinde oynatılır, böylece kına sona erer ve misafirler dağılır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.