Alm. Igel, Fr. Hérrisson, İng. Hedgehog. Familyası: Kirpigiller (Erinaceidae). Yaşadığı yerler: Güneydoğu Asya hâriç, Asya ve Avrupa’da, Yeni Zelanda’da bulunurlar. Avrupa’dan götürülmüştür. Özellikleri: Sırtı dikenlerle kaplı küçük bir memeli. Boyu 13-30 cm, ağırlığı ise 400-1200 gr kadardır. Zehirlere karşı çok dayanıklıdır. Tehlike ânında tostoparlak olup dikenlerini kabartır. Ömrü: 18 yıl kadar. Çeşitleri: Âdi kirpi (E. europaeus) ve Malaya kirpisi (G. gymnura) familyanın iyi bilinen türleridir. Oklu kirpiler ise farklı takım ve familyadandırlar.
Böcekçiller (İnsectivora) takımından, sırt yüzeyi dikenlerle kaplı bir memeli. İşitme ve koku alma duyuları çok hassas gececi hayvanlardır. 5 cm uzunluktaki kuyruklarıyla berâber boyları 33 cm’yi bulur. Ağırlıkları 400-1200 gr arasındadır. Dikenlerinin uzunluğu 2-3 cm ve çapları 1-2 milimetredir. Yuvarlak burunlu, küçük kulaklı ve oldukça ileri fırlamış gözleri vardır. Ayakları güçlü ve çengel tırnaklı beşer parmağa sahiptir.
Kirpiler koşabilen, tırmanabilen ve yüzebilen çevik hayvanlardır. Herhangi bir tehlike karşısında hemen dikenli bir top hâlini alırlar. Böylece oksuz olan karın kısmını da korumuş olurlar. Dikenlerinin dayanıklılık ve hafifliği içlerinde bulunan hava boşluğu bölümlerinden ileri gelir. Değişikliğe uğramış kıllardan başka bir şey olmayan dikenler, deriye sıkıca bağlıdır. Deri altındaki kısımları iri ve yuvarlak topuzlar hâlindedir. Oklu kirpilerinki gibi kolaylıkla çıkmayan dikenler sarı ve kahverengi çizgilidir. Fakat beyaz ve siyah olanları da vardır. Bir kirpinin vücut yüzeyinde 6000 kadar diken mevcuttur. Malaya kirpisi dikensizdir.
Genellikle rakımı az olan yerlerde ve çöllerde yaşarlar. Mûtedil (ılıman) iklimlerde yaşayanlar kış uykusuna, çöllerde yaşayanlar ise, yaz uykusuna yatarlar. İçi yosun ve yaprakla döşeli toprak altı yuvalarında iki çıkış deliği vardır. Kışlık ve yazlık yuvaları ayrıdır. Seçtiği yosun ve yaprakları, üzerlerine yuvarlanarak, dikenlerine saplar. Bu sûretle yuvasına taşır. Gece avlanmaya çıkar. Böcekçil olmakla beraber, solucan ve kabuksuz sümüklü böceklere çok düşkündür. Zaman zaman bitkisel besin de yerler. Hamam böceklerini yediklerinden bazı evlerde evcil olarak da beslenirler.
Kirpiler, zehirlere karşı son derece dayanıklı hayvanlardır. Yılanların da amansız düşmanıdır. Dişi kirpiler, erkeklerinden daha güçlü ve dayanıklıdır. Dikenlerini bir saldırı silahı olarak değil de savunma aracı olarak kullanırlar. Bütün sürüngenlere düşman olmakla beraber, Avrupa engereğine karşı özel ilgi duyarlar. Güneşliyen bir engerek görünce arkasından sessizce yaklaşarak dişleriyle kuyruğunu yakalar ve hemen topaç olurlar. Kuyruğu sıkıştırılan yılan hırsla saldırılar yapar. Fakat dikenli topa hiçbir şey yapamaz. Sonunda yılan yorularak serilir. O zaman kirpi topaçlıktan sıyrılarak yaralı yılanı ensesinden kavrayarak kıtır kıtır yer.
Bir biyolog, büyükçe bir sandık içinde 6 yavrusuyla beraber beslediği dişi kirpinin yanına, son derece zehirli bir engerek koydu. Yavrularını emzirmekte olan kirpi düşmanını görünce usulca ayağa kalkarak uzanan engereğe yaklaştı. Yılanı, baş ucundan kuyruğa kadar korkusuzca koklamaya başladı. Engerek tıslayarak bu küçük saldırganı burun ve dudaklarından birkaç defa ısırdı. Kirpi, yılanla alay edercesine istifini bozmadan yaralarını yaladı ve yılanı koklamaya devam etti. Bu arada bir defa da dilinden ısırıldı. Sonunda yılanı ensesinden kavrayarak yarısına kadar kemirerek yedi. Sonra da hiçbir şey olmamışçasına yavrularının başına dönerek onları emzirmeye devam etti. Akşama kadar yılanın kalan yarısını da bitirdi. Ertesi gün 2-3 engerek yavrusu daha yediği halde, kendisinde ve yavrularında zehirden dolayı bir etki görülmedi. Kirpi âdetâ canlı bir panzehir deposudur. Zehire karşı gösterdiği reaksiyon incelenmektedir.
Gebelik süreleri 30-39 gün sürer. Bir defada 4-5 veya daha fazla yavru doğurabilir. Yavrular gözleri kapalı doğar. Birkaç saat içinde dikenler deriyi delerek çıkmaya başlar.
Zehirli yılanların bol olduğu sıcak bölgelerde yılanlara karşı kirpi ile mücâdele yapılmaktadır. Buralarda kirpi üretilerek yılanlar kontrol altına alınmaktadır.
Kirpi eti yemenin ekzema, mayasıl hastalıklarına ve gelincik yâni fil hastalığına iyi geldiği Hayatü’l-Hayvân kitabında yazılıdır. İslâm dîninin Hanefî ve Hanbelî mezheplerinde kirpi eti yemenin câiz olmadığı, Şâfiî ve Mâlikî mezheplerinde câiz olduğu bildirilmiştir. Başka çâre kalmazsa Şâfiî ve Mâlikî mezhepleri taklid edilerek ilâç için yenebilir. Kirpiyi kesmek için bir büyükçe leğen içine su konur. Buraya bırakılan kirpi sudan başını çıkarınca bıçakla boynu kesilir.
Âdi kirpilerin oklu kirpilerle hiçbir yakınlığı yoktur. Oklu kirpiler, kemirici otçul hayvanlardır. Okları da en ufak bir sarsıntıda koparak düşer. Gebelik süreleri 7 ay kadar sürer. Gözleri açık, vücudu dikenli tek yavru doğururlar. Vücutları daha iri ve okları bâzan 50 cm’ye kadar ulaşır. (Bkz. Oklu Kirpi)
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.