Alm. Kokain (n), Fr. Cocaine (f), İng. Cocaine. Koka ağacının (Ereythroxylon coca) yapraklarından elde edilen ve alışkanlık husule getiren bir uyuşturucu. Koka ağacının esas memleketi Şili, Peru ve Bolivya’dır. Fakat şimdi diğer birçok ülkede de yetiştirilmektedir.
Uzun yıllar önce bazı Güney Amerika yerlileri, açlığın etkisini atmak ve zihnî faaliyeti hızlandırmak maksadıyla koka yapraklarını çiğneyerek kokain alırlardı. 1859 yılında Avusturyalı araştırmacı K.Von Scherzer koka yapraklarını Avrupa’ya getirdi.
Birçok araştırmacı da kokaini izole ederek dil üzerindeki etkisini izah ettiler. 1884 yılında kokainin uyuşturucu etkisi açıklandı. Nihayet 1902 yılında Almanya’da uyuşturucu olarak sentez edildi.
Etkileri: Kokain, sinirleri tesirsiz hale getirir ve uygulandığı bölgede uyuşturma yapar. Düşük dozlarla kana geçtiğinde bir zindelik ve zevk hissi verir. Bu durum, bazı kimseleri uyuşturucu alışkanlığına sürükler. Bu kimseler, enjeksiyon ve burna çekmek suretiyle keyif verici olarak kullanırlar. Kokain, keza bir hücre öldürücü olup, bir bölgede, uzun bir süre kalırsa veya yüksek dozda alınırsa hücreleri öldürür.
1880 yılında Amerikalı Cerrah W. Halsted, mevzî (lokal, yerel) uyuşturucu olarak tıpta kullanmaya başladı. Fakat deneme mahiyetinde kendisi ve asistanları da kullanınca uyuşturucu alışkanlığına düştüler. Kokain, şimdi tıpta pek kullanılmamaktadır. Ancak göz, burun ve boğaz ameliyatlarında kullanılsa da onun yerini tutan ve zehir etkisi bulunmayan başka uyuşturucular sentez edilmiştir. Bunların başında procaine (Novocaien) gelir. Procain kokainden oldukça az toksik olup, üstelik alışkanlık da yapmaz.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.