Güney Afrikalı zenci lider. Temmuz 1918’de Umtata, Transkei’de doğdu. Âilesi Zosa (Xhosa) dilini konuşan Tembu kabîlesindendir. Babası bu kabîlenin şefi Henry Mandela’dır.
Mandela; lise tahsilinden sonra Fort Hare Üniversity Collega’ya girdi. Burada okurken siyâsi olaylara karıştı. Bir öğrenci boykotuna karıştığı ve organize ettiği gerekçesiyle okuldan uzaklaştırıldı. Transkei’den ayrılarak, Transvaal’a gitti. Burada bir süre mâdenlerde polis memurluğu görevinde bulundu. Bu sırada yarıda bıraktığı üniversite tahsiline mektupla öğretim yoluyla devam etti. 1942’de Witwaterstrand Üniversitesinin hukuk bölümünü bitirerek avukatlık yapmaya başladı. Ülkenin ilk siyah avukatı ünvânını aldı. Irk ayrımına karşı yerli halkın kurduğu AfrikaMillî Kongresine (ANC) katıldı (1944). Çok kısa zamanda kongrenin Gençlik Birliğine başkan seçildi. Siyahların kurtuluş hareketinin önderlerinden birisi durumuna geldi (1948). Bu arada ırkçılığa karşı silâhlı mücâdeleyi üstlenen ve kongrenin askerî kanadı özelliğindeki Umkonto ve Sizwe’yi (Millî Mızrağı) de kurarak onun da başkanı oldu (1961).
Ocak 1962’de kendisine destek aramak için yurt dışına çıktı. İngiltere ve Afrika ülkelerini dolaştı. Afrika ülkeleri ile sosyalist ülkelerden silâh ve para yardımı temin etti.Ülkeye dönüşünde arkadaşlarıyla birlikte, izinsiz yurtdışına çıkmak, halkı kışkırtmak, sabotajlar ve suikastlar düzenlemek iddialarıyla yargılandı. Halkın, tamâmının temsil edilmediği ve beyazların temsil edildiği parlamentonun çıkardığı kânunlara uymak zorunda olmadığını savundu. Beyaz yönetim tarafından ömür boyu hapis cezâsına çarptırıldı. Bu davranışıyla ırk ayrımına karşı mücâdele eden Afrikalı siyahların simge ve sembolü oldu.
NelsonMandela, dünyânın en ünlü mahkûmu olarak anılır. Güney Afrika’da 27 yıl hapiste kaldıktan sonra 1980’li yıllarda, ırkçılığa karşı mücadelenin bütün dünyâda yoğunlaşması üzerine adı duyuldu. 1990 yılında devlet başkanı F. De Klerk tarafından şartsız olarak serbest bırakıldı. Serbest bırakıldığı zaman 71 yaşındaydı. Serbest bırakılmasına GüneyAfrika siyahlarının yanında birçok beyaz da sevindi. Mandela’nın; “Mücâdele benim hayâtımdır. Hayâtımın sonuna kadar siyahların bağımsızlığı için mücâdele edeceğim.” demesi, halk arasında onu bayraklaştırdı. Hâlen mücâdelesine devâm etmektedir. (1993)
Mandela’ya 1979’da Nehrü Ödülü, 1981’de Brunu Kreisky İnsanHakları Ödülü, 1983’te UNESCO’nun Simon Bolivar Ödülü verildi. Ancak Türkiye CumhûriyetiHükûmeti tarafından kendisine verilmesi kararlaştırılan 1992 yılı Atatürk Barış Ödülü’nü almayı kabul etmemiştir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.