Bazen motivasyonla idare arasındaki çizgi bulanık görülebilir.
Ne zaman motive etmenin pozitif hareketi, idare etmenin negatif hareketi olur? İdare etme, herhangi birini başka bir şekilde yapmayacağı bir işi, onun yapması için onu "kandırma" yönlendirme işidir. Motivasyon ise herhangi birinin kendi başına başlatamadığı veya tamamlayamadığı fakat yapmasının da gerektiği bir işi yapmasını sağlama, onu yüreklendirme, cesaretlendirme sürecidir.
Herhangi birini bir işi yapması için motive etttiğiniz zaman, onda mevcut bir kuvveti harekete geçirir, onun yeteneklerinin renginde bir istek oluşturursunuz. Bir insanı idare ettiğiniz zaman bu işi yapması için onda kendi renginden olmayan bir istek uyandırırsınız, onda mevcut olmayan bir kuvvet oluşturursunuz, onu sahip olmadığı ayaklarla yürütürsünüz. Ya da yanlış bir istek uyandırırsınız.
Bir beyzbol takımını düşünün. Takımın koçu (antrenörü) averaj oyuncularından birinin daha iyi bir oyuncu olma potansiyeline sahip olduğunun fakat kendini oyuna daha iyi vermediğinin farkındadır. Bu oyuncu antremanlara zamanında gelmesine ve kuralları tam olarak uygulamasına rağmen sahip olduğu potansiyelin tamamını kullanmak için gerekli heyecana ve kararlılığa sahip değildir. Muhakkak ki daha iyi oynamak istiyordur, ama oyununu geliştirebileceğinden pek emin değildir.
Koç, oyuncuya 4 hafta içinde göstermiş olduğu hedeflere ulaştığı takdirde, ona maçın başında takımda yer vereceğini söyleyerek, onu motive etmek için antremanda birkaç hedef belirler. Bu bir motivasyon örneğidir. Oyuncu düzelmek ister, koç da teşvik için gerekli talimat ve ödüllerle ona katkıda bulunur.
Bunun yerine şimdi koçun kişisel olarak hiç sevmediği, hatta kin duyduğu bir yıldız oyuncuyu düşünün. Onlar hiç anlaşamamışlardır ve koç bu oyuncudan bir an önce kurtulmak için endişeli bir sabırsızlık içindedir. Koç, normal bir oyuncuya yaklaşır ve ona eğer biraz daha fazla çalışırsa, takımdaki yıldız oyuncunun yerini alabileceğini söyler. Yıldız oyuncunun onun arkasından ileri geri konuştuğu yalanından da geri kalmaz. Bu durum aslında ikinci derecede bir oyuncu olan sporcuyu kızdırır ve hatta kin duymasına sebep olur.
Yıldız oyuncunun malzemelerini saklar, onun antre-mana gecikmesine yol açar, hakkında bazı olaylar uydurur ve onu maçtan düşürecek küçük hileler yapmaya başlar. Yıldız oyuncunun performansı düşünce koç, en baştaki niyetini gerçekleştirme, yıldız oyuncu ile ikinci derecedeki oyuncunun yerlerini değiştirme fırsatını yakalar.
Gördüğünüz gibi idare etme motivasyonun olumsuz (negatif) ve akıllıca olmayan şeklidir. İki oyuncu da koçun kendilerine karşı nasıl davrandığını er-geç fark edecekler ve koça karşı döneceklerdir. Sonuç olarak idare etme kısa vadeli bir cevaptır. Kısa bir süre için düzelen durum daha sonra eskisinden de karmaşık hale gelir.
Genellikle hile karışmış olduğundan olumsuzluk yüklenmiş motivasyona ait harekete geçiricilerden bazıları şunlardır:
Hiddet
Korku
Hiçlik
İhanet
Açgözlülük
Kontrol
Para
Aldatma
Politika
Umutsuzluk
İsyan
Ego
İntikam
Kendinizi veya başkalarını-motive ederken sonuçları kısa vadeli olan ve başlangıçtaki motivasyon kaybolduğunda problemin tekrar ortaya çıktığı motive edicilerden kaçınmak en iyisidir.
Motive edicilerin tamamının negatif olduğu gerçek bir hayat senaryosu düşünelim:
Büyük bir fabrikada çalışıyorsunuz. Aynı üretim bölümünde çalışan uzun vadeli rakibinizin danışmanlık için müracaat ettiğini öğrendiğinizde canınız çok sıkılıyor. Onu başınızda görmemek için aynı göreve siz de talip oluyorsunuz. Aslında bu göreve çok az bir ilginiz olmasına rağmen mevcut işinizden memnun değilsiniz ve hiç sevmediğiniz meslektaşınızın insafına kalmak istemiyorsunuz.
Danışmanlık görevi size teklif ediliyor ve kabul ediyorsunuz. Fakat rakibiniz kısa bir süre sonra başka bir firmada daha iyi bir iş buluyor ve sizin bölümünüzden ayrılıyor. Aniden işinizin artık memnun edici olduğunu düşünmeye başlıyorsunuz ve şimdi rakibiniz başarınızı görmek için yanınızda değil... Aslında şimdi siz önceki pozisyonunuzdaki gibi mutsuz ve boşluktasınız. Sebep mi? Yeni işinize müracaat ederken güdüleriniz uzun vadeli başarıyla bağlantılı değildi. Bir başkasına karşı, kısa vadeli ve negatifti.