Fransa’nın tanınmış başbakanlarından. Paris’te 9 Eylül 1585’te doğdu. İlk önce askerliği seçmişse de genç yaşta silahı bırakarak kilise eğitimine katıldı. Bu eğitimi tamamladıktan sonra IV. Henry tarafından Lucon piskoposluğuna getirildi. Daha sonra Roma’ya giderek 1607’de kardinaller topluluğuna seçildi. 1622 yılına kadar çeşitli dînî görevlerde bulunduktan sonra kardinal oldu. 1624’te krallık meclisine girdi. Yurttaki isyanları, Madrid ve Viyana Habsburglarının Fransa’ya olan baskılarını bastıracak kuvvetli bir başbakan arayan XIII. Louis tarafından başbakanlığa getirilen Richelieu, bencil olmayan işleri ve ağır askerî hizmetleriyle bunları başardı.
Richelieu, memleketi kraliyete bağlamak, kişilerin kendi başına buyruk olmalarını önlemek ve düşmana karşı stratejik plânlar uygulamak için çalıştı. Bir yandan kendi imparatorluğunu İspanya ve İskoçyalılara karşı korurken, öte yandan ülkesinin askerî gücünü arttırdı. 1630-1642 târihleri arasında Fransa tamâmen Richelieu’nun hâkimiyetinde bulundu.
1635-1636’da istemeyerek katıldığı 30 yıllık savaştan Fransa olarak kârlı çıktı. 1640’ın sonlarında Richelieu, Portekizli isyancılara yardım ederek Madrid hükûmetini yıkmaya çalıştı.
Fransa’yı gerçek bir diktatör gibi yıllarca yöneten Richelieu, her yerde önemli görevlere kendi akrabâlarını getirdi. Kardeşini Lyon’da başpiskoposluğa, amcasını Deniz Kuvvetleri Komutanlığına, diğerlerini de nice önemli yerlere yerleştirdi. Protestan düşmanlığı ile tanınan çok kurnaz ve zâlim olan Richelieu, 1642 yılında Paris’te öldü.
RIFÂÎLİK; Allahü teâlânın rızâsına, sevgisine kavuşturan ve tarîkat adı verilen tasavvuf yollarından birinin adı. Bu tasavvufî yol; büyük İslâm âlimi ve evliyânın önde gelenlerinden Seyyid Ahmed Rıfâî’nin, müminlerin îmânlarının kemâle (olgunluğa) ermesi için gösterdiği usûllerin tamâmıdır. Kendisine tamâmen bağlı olan, yolunu bozmayan, yâni her işinde, her sözünde dînimizin emir ve yasaklarına tâbi olanlara da Rıfâî denilmiştir.
Seyyid Ahmed Rıfhaî, on iki imâmın yedincisi olan İmâm-ı Mûsâ Kâzım’ın torunlarından olup, soyu Peygamber efendimize ulaşır. Şâfiî mezhebinin fıkıh bilgilerinde çok yüksek bir âlimdir (Bkz. Ahmed Rıfâî). Rıfâiyye yolunun esâsı, Allahü teâlânın ve Resûlünün (sallallahü aleyhi ve sellem) emir ve yasaklarına tam uymaktır. Zamanla diğer tarîkatlerde olduğu gibi, Rıfâiyye tarîkatında da gâye ve âdâb bakımından aslından uzaklaşma olmuştur.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.