Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit olan, altmış dakikalık zaman birimi. Ayrıca, zamanın ölçülmesinde kullanılan aletlere verilen ad.
Güneş'i temel alan ilk zaman ölçümü gnomon adı verilen basit bir aletle yapılarak başarılmıştı. Yunanca bir sözcük olan gnomon "bilmenin bir yolu" anlamına geliyordu. Bu alet aslında, yere dikilmiş basit bir çubuktan ibaretti ve güneşli havalarda, çubuğun gölgesine göre zaman belirleniyordu. M.Ö. 3. yüzyılda su saati icat edildi. Dünyanın sıcak ve kuru bölgelerindeyse, saatleri saymak için kumların akışı kullanılıyordu. Sabit alevli olduğundan, mum ışığının da zamanı ölçmekte kullanıldığı oldu.
İlk mekanik saat ise 14. yüzyılda icat edildi. 16. yüzyıla damgasını vuran ve sarkacı temel alan ilk saat de Hollândalı astronom Christiaan Huygens'in, saat mekanizmasının hareketlerini düzenlemek için sarkacı kullanmasıyla ortaya çıktı. Bu saatler dakikaları da doğru biçimde ölçebiliyordu.
İlk mekanik saatlerin zaman ölçümünde dakikalarla ölçülebilen hatalar olabiliyordu. Ancak 1920'lerde kuvars kristalini temel alan saatlerle, bu hata payı günde saniyenin on binde biri düzeylerine kadar indi. Mekanik saatlerden çok daha kesin zaman ölçümü yapabilen saatler de var; bunlara atom saati deniyor. Günümüzün atom saatlerinde hata payı 3 milyon yılda bir saniye kadar.
Saatin gösterilmesinde rol oynayan çeşitli kollar vardır. Bunlardan saati gösteren kola "akrep", dakikayı gösteren ve akrepten uzun olan kola da "yelkovan" denir. Saniyeleri gösteren kol ise, genellikle akrep ve yelkovandan değişik renkte ve ince uzun olan koldur. Bu kolların takılı oldukları miller birbirine zaman dişlileri denen dişli çarklarla bağlanmıştır. Bu çark, kolların farklı hızlarla hareket edebilmesini sağlar. Saatlerin çeşitleri vardır. Zamanı ibreler yardımıyla gösteren örneksel ya da analog saatlerin dışında, zamanı sayılarla gösteren sayısal ya da dijital saatler de vardır.