İran'da 1502-1736 yılları arasında hüküm süren, Şiiliği devletin resmi dini hâline getirerek ortak bir ulusal bilincin doğmasını sağlayan hanedanlık. Devlet, adını Erdebilli (İran) Şeyh Safiyüddin tarafından kurulmuş olan Safeviyye Tarikatından alır. Erdebil Şafiilerinden Şah İsmail, Akkoyunluların içinde bulunduğu kargaşadan yararlanarak, dağınık Türkmen gruplarını, dini bir propaganda yardımıyla bir araya getirmeyi başardı. Sağladığı bu güçle Tebriz'i alarak 1502'de Safevi Devleti'ni kurdu. Akkoyunlulardan Azerbaycan'ı alan Şah İsmail, 1509'da Bağdat'ı ele geçirdi. 1510 yılında Özbek Hanı Şibani'yi Merv yakınlarında ağır bir yenilgiye uğratarak, sınırlarını Ceyhun Irmağı'na kadar genişletti. Anadolu'da Şii propagandasını gittikçe artırması, Osmanlı Hükümdarı Yavuz Sultan Selim'i harekete geçirdi. 1514 yılında Çaldıran'da yapılan savaşı kaybeden Şah İsmail'in 1524'deki ölümüne kadar Safevi Devleti gücünü toparlayamadı. Yerine geçen Şah Tahmasb, saltanatı süresince doğuda Özbekler, batıda da Osmanlılarla mücadele etti.
Onun ölümüyle bir süre devam eden karışıklıkların ardından hükümdar olan I. Abbas, 1587-1628 yılları arasında Safevilere en parlak dönemi yaşattı. Özbeklere ve Osmanlılara karşı kazandığı siyasi ve askeri başarılar yanında pek çok alanda ilerlemeler kaydetti. Daha sonraki dönemler Osmanlılarla uzun süren mücadeleler, taht kavgaları ve iç çekişmelerle geçti. 1732 yılında Afşarlardan olan Nadir Şah'ın iktidarı ele geçirmesiyle İran'da Safevi Hanedanı yıkılmış ve Afşar Hanedanı başlamış oldu.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.