Şamanizm dininin ayin ve törenlerini yapan, ruhlarla insanlar arasında aracılık eden kişi. Şaman sözcüğü Türkçe kökenli değildir. Türkler şaman yerine kam sözcüğünü kullanırlardı. Avrupa'da 18. yüzyılda yaygınlaşan şaman sözcüğü, Rusların, Kuzey Sibirya'da Tunguzlardan öğrendiği bir sözcük. Aslında bu sözcüğün kökeni hâlâ tartışmalıdır.
Şamanizme göre; insan, ufak tefek ruhlara, aileyi koruyan ateş ve iyi yer su ruhlarına bizzat kurbanlar ve saçılar sunabilirse de, güçlü, hele kötü ruhlara doğrudan başvuramaz. Kötü ruhlar insanların en büyük düşmanıdır. Bu kötü ruhlar İnsanlara ve hayvan sürülerine hastalık göndermek suretiyle kurban isterler. Bunların istediklerini yerine getirmek gerekir. İnsanlar onların ne istediğini bilemez. Onların ne istediğini ancak gücünü göklerden ve atalarının ruhlarından alan şamanlar bilir. Şamanlık bilgisi öğrenmekle elde edilemez. Şaman olmak için belli başlı bir şamanın soyundan olmak gerekir. Kimse şaman olmayı istemez, ancak geçmiş ataların ruhlarından biri, şaman olacak torununa musallat olur; onu şaman olmaya zorlar. Bu hâle Altaylılar "töz basıp yat" (ruh basıyor) derler. Ata ruhu musallat olan adam şamanlığı kabul etmezse delirir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.