Eğer ki odaklanmada ya da konuşmada güçlük çekme gibi içkinin verdiği ilk sinyalleri göz ardı
edip, alkol almaya devam edersekkendimizi düz bir çizgide yürüyemeyecek kadar kaybedebiliriz. Bunun nedeni, alkolün beynin ince motor hareketlerini denetleyen bölgesi olan serebellumu etkilemesi. Eğer ki, parmağınızla burnunuzun ucuna dokunmakta zorluk çekiyorsanız "serebellum"unuz etkilenmiş demektir.
Alkol ve Bayılma
Hepimiz ayağa kalktığımızda kan basıncımız düşüyor ve vücudumuz istemsiz olarak kan damarlarını daraltıyor. Yüksek miktarlarda alkol alan kişiler ayağa kalktıklarında ise kendilerini kaybederek bayılabiliyorlar. Çünkü kan damarlarındaki bu reflekssel sistem alkol tüketimi fazla olan kişilerde çalışmıyor.
Alkol ve Beyne Etkileri:
Yüksek miktarlarda alkol tüketimi beyne oldukça büyük zararlar verebiliyor:
Medulla & Beyin Sapı bedenin hayati fonksiyonlarını kontrol eden beyin merkezleri. Çok fazla alkol tüketimi, beynin bu merkezlerinde hasara yol açabiliyor; kişinin bilincini kaybetmesine neden olabiliyor. Daha da korkuncu, bu bilinç kaybı ölüme kadar varabiliyor.
Alkolün Uzun Dönemde Bedene Verdiği Zarar:
Uzun dönemler boyunca yoğun miktarda alkol tüketen kişiler karaciğer sorunlarıyla yüz yüze geliyor. Etanolü kıran enzim olarak bilinen alkol dehidrojenaz fazla miktarlarda salgılanmaya başlıyor. Bu da bağımlılığı daha da körükleyerek vücutta benzer etkilerin görülebilmesi için daha fazla miktarlarda alkole gereksinim duyulmasına yol açıyor. Karaciğer kapasitesinin üstünde çalışmaya başlıyor, hücreler ölüyor ve doku sertleşiyor. Sonuçsa; SİROZ.
Alkolün uzun süreli diğer etkileri.
* Kalp hastalıkları
* İnme
* Bunama
* Kasların zayıflaması (miyopi)
* Kanser (karaciğer, kalın bağırsak, göğüs)Alkol bağımlılığı ne demek? (Dünya Sağlık Örgütü tanı ölçütleri)
Aşağıdaki kriterlerden en az üçünün bulunması gerekiyor:
* Alkol içmek için güçlü bir istek
* Alkol alma davranışını denetlemede güçlük ( alınan alkol miktarını ayarlayamama, kullanım süresini ayarlayamama, başarısız bırakma girişimleri)
* Alkol kullanımı azaltıldığında yada bırakıldığında tipik yoksunluk belirtileri.
* Alkol ile gerekli iyilik halini elde etmek için (rahatlık, sarhoşluk, keyif ) gittikçe artan miktarlarda alkole gereksinim duyma (tolerans gelişimi)
* Alkolü elde etmek, kullanmak ve etkilerini gizlemek için harcanan zaman ve çabanın diğer ilgi ve uğraşlara yer vermeyecek şekilde giderek artması
* Aşırı alkol kullanımı nedeni ile ruhsal, sosyal, fiziksel zararlar ortaya çıkmasına rağmen alkol kullanımını sürdürme
Alkol Bağımlılığı (DSM-IV kriterleri)
12 aylık süre içerisinde aşağıdakilerden bir ya da daha fazlasının görülmesi gerekiyor:
* Üstlenilen sosyal rol sorumluluklarının yerine getirilmemesi: Örneğin, alkol kullanımına bağlı olarak işe gitmeyi aksatma, okuldan kaçma ya da ev işlerini ve çocukların bakımını göz ardı etme.
* Fiziksel kazalara açık olma: Örneğin, alkol tüketimine bağlı olarak araba kullanırken yapılan dikkatsizlikler.
* Legal sorunlarla karşı karşıya gelme: Örneğin, alkollü araba kullanırken trafik polislerince durdurulmak.
* Sosyal ve kişilerarası sorunlar yaşama: Örneğin, alkollüyken kavgalara karışmak.
Psikoterapi tedavide nasıl yardımcı oluyor?
Uygulanan bireysel ya da grup psikoterapileri sırasında psikologlar, kişilerin niçin alkol tükettiğinin altında yatan psikolojik süreçleri sorguluyorlar. Hastaların motivasyonunu arttırarak içki içmelerini tetikleyen durumları sorgulamalarına ve yeni baş etme stratejileri geliştirmelerine yardımcı oluyorlar. Terapi, kişinin içkiyi bırakmasıyla da sonlanmayabiliyor. İyileşen hastaların içkiye tekrar başlamasını önleme aşamasında da psikolog yardımı işe yarıyor. Alkol tedavisi sırasında aile terapileri de uygulanabiliyor. Bu terapiler, ailenin geçirdiği bu geçiş döneminde alkol içen bireyin iyileşmesiyle aile ilişkilerinin tekrar düzenlenmesine yardımcı oluyor.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.