on dördüncü yüzyılın başlarında Manisa ve çevresinde kurulan Türk beyliği. Aslen Harezmli olup, Türkiye Selçuklularının hizmetine giren Saruhan Bey tarafından kurulmuştur.
Anadolu’nun Moğol istilâsına uğradığı ve Türkiye Selçuklu Devletinin zayıflamaya mâruz kaldığı yıllarda sayısız Türkmen grupları Batı Anadolu bölgesine gelerek, bu bölgelerdeki Bizans şehir ve kasabalarını ele geçirmeye başladılar. Türkiye Selçuklu Sultânı İkinci Mes’ûd’un ümerâsından olan Saruhan Bey de 1302’den îtibâren Uc’ta faâliyetlere giriştiği görülmektedir. Saruhan Beyin 1305’te Manisa şehrini abluka altına alması ve kıyı ucunda faaliyetlerini arttırması üzerine Bizans İmparatoru İkinci Andronikos Batı Anadolu’ya oğlu IX. Mihâil’i gönderdi. Bu prens, Katalan kuvvetlerinin desteğiyle Manisa’ya kadar geldiyse de, Saruhan Bey kuvvetlerine karşı duramayacağını anlayınca, kaleyi sağlamlaştırıp sâhile çekildi. Katalanların bölgeyi terketmelerinden sonra, Manisa’ya karşı hücumlarını arttıran Saruhan Bey, 1308 yılına kadar civâr kasaba ve köyleri ele geçirdikten sonra, nihâyet 1313’te Türklerin Leşkeriş ili dedikleri Manisa’yı fethetti. Manisa’nın fethine kardeşi çuğa Bey ile Ali Paşa da katılmıştır.
Manisa’nın fethiyle burasını kendisine merkez yapan Saruhan Bey, kardeşi Çuğa Beye Demirci ve yöresini, diğer kardeşi Ali Paşaya ise, Nif (M.Kemâl Paşa)’in idâresini vermiştir. Bundan sonra, hudutlarını Ege Denizi sâhiline kadar genişleten Saruhan Bey, denizciliğe de başladı. Donanma kurdu. Manisa dâhil Adalar, Akhisar, Gördes, Göndük, Ilıca/Turgutlu, Kayacık, Marmara/Zarhaniyet, Menemen, Güzelhisar ve Mendehorya’ya hâkim oldu. Saruhanlı kuvvetleri, Foça’daki Rum ve Lâtinleri baskı altında tuttular. Foçalılar Antlaşma istediler. Saruhan Bey, yıllık on beş bin gümüş akçe haraç vergi karşılığı antlaşma yaptı.
Saruhanoğulları, doğuda Germiyan, kuzeyde Karesi, güneyde Aydınoğulları beylikleriyle çevrildiğinden fetihleri sâhil istikâmetindeydi. Ege adaları ve Balkanlara sefer yapmayı plânladı. Donanmayı kuvvetlendirip, harp filosu kurdu. Saruhan Bey, 1334’te Aydınoğlu Umur Beyle ittifak edip, iki yüz yetmiş gemiden meydana gelen müttefik Türk donanmasıyla Yunanistan’a çıkartma yaptı. Bu seferde Saruhan donanmasına Saruhan Beyin oğlu Süleymân Bey kumanda etti. Bu sırada Bizans’ın Foça Vâlisi Dominik isyân edip, Midilli’yi işgâl etti. Dominik, Saruhanoğlu Şehzâde Süleymân ve bâzı adamlarını hîleyle esir etti. Süleymân Bey, Bizans İmparatoru III. Andronikos Palailogos’un vâsıtası ve Saruhanlı kuvvetlerin, Rum ve Lâtinlere baskısıyla kurtarıldı.
Saruhan Bey, Bizans İparatoru III. Andronikos’un 1341’de ölümü üzerine, Gelibolu’ya çıkartma yaptı. Gelibolu’dan çok ganîmet aldı. Bizans’ta taht mücâdelesi başlayınca, Kolonici Lâtinler İzmir’i aldılar. Saruhan Beyin müttefiki Aydınoğlu Umur Bey, Bizans devlet adamı Kantakuzenos’un imparatorluk mücâdelesinde yardım isteğine karşılık vermek üzere, Saruhanlı topraklarından geçiş hakkı istedi. Saruhan Bey, Umur Beyden iki beylik arasındaki hudut ihtilâflı toprakları vermesi şartıyla geçiş hakkı verdi. Saruhanlı donanmasından bir filo da Süleymân Bey kumandasında Aydınoğlu Umur Beyin donanmasına katıldı. Umur Bey, Rumeli’ye geçip, Kantakuzenos ile birleştiyse de, Süleymân Bey, 1345’te Küçükçekmece civârında hummaya tutularak vefât etti.
Aynı sene Saruhan Beyin de vefâtı üzerine beyliğin başına oğlu Fahreddîn İlyâs Bey geçti. Bizans İmparatoriçesi Anna, 1345’te Kantakuzenos’a karşı İlyas Beyle bir ittifak antlaşması yaptı. İlyas Beyin vefât târihi tespit edilemediğinden, kaç yıl beylik yaptığı bilinmemektedir.
Saruhanoğullarının üçüncü beyi, Muzafferüddîn İshâk Beydir. İshâk Bey, îmâr faâliyetlerinde bulunup, 1380’de medrese, Koyunköprüsü-Çapraslar mahallelerinde, birer çeşme ve iki hamam yaptırdı. 1388’de vefât edince, yerine oğlu Hızırşah geçti.
Hızırşah, Haçlılarla devamlı mücâdele eden Osmanlı Devletiyle iyi münâsebetler kurdu. 1389 Kosova Meydan Muhârebesinde Osmanlılara yardımcı kuvvet gönderdi. Hızırşah’ın beyliğini kardeşi Orhan Bey kabûl etmeyerek, saltanat mücâdelesine girişti. Orhan Bey, Osmanlıların Anadolu birliğine de karşı çıktı. Osmanlı Sultânı Birinci Bâyezîd Han, 1390’da Manisa’yı alıp şehzâde sancağı yaptı. Saruhanoğlu Orhan Bey, 1402 Ankara Harbinde Timur Hanın safında yer aldı. Saruhan askerleri Osmanlı ordusundan ayrılıp, Orhan Beyin yanına gittiler. Saruhan Beyliği, Ankara Harbinden sonra 1402’de tekrar kuruldu. Timur Han, Orhan Beyi Saruhan Beyliğine getirdiyse de, Hızırşâh, Saruhan Beyliğine tekrar hâkim oldu. Hızırşah, Osmanlıların Fetret devrinde, Emir Süleymân’ın safını tuttu. Mehmed Çelebi, 1410’da kardeşi ve müttefiklerini yendi. Hızırşâh, Manisa’da yakalanıp, cezâlandırıldı. Saruhanoğulları toprakları Osmanlı hâkimiyetine geçip 1410’da beylik yıkıldı.
Saruhanoğulları, hüküm sürdükleri topraklar üzerinde birçok îmâr faaliyetlerinde bulundular. Câmiler, medreseler, köprüler yaptırdılar. Bunlar arasında bilhassa Saruhan Beyin Gediz üzerinde yaptırdığı köprüyle Manisa’da bir mescit ve çeşmesi, Hızır Beye âit Manisa’da Ulu Câmi, Mevlevîhâne ve medresesi dikkati çekmektedir.
Saruhanoğulları, Lâtinlerle ticârî münâsebet kurduklarından, jigliati denilen Lâtin harfli, resimli gümüş sikke kestirmişlerdir. İshâk, Hızırşâh ve Orhan Beylerin İslâmî sikkeleri de ele geçmiştir. Saruhanoğulları donanmalarıyla faaliyette bulunarak pekçok ganîmet malı elde ettikleri gibi, batı devletleriyle ticârî münâsebetlerde de bulunmuşlardır. Saruhanoğulları, devirlerinde yazılan eserlerle de Türkçeye büyük hizmet etmişlerdir. Yâkûb bin Devlethân’ın emriyle Nâsırüddîn Tûsî tarafından on sekiz bâb üzerine tertip edilmiş olan Bâhnâme Türkçe’ye çevrilmiştir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.