Türk-İslam tarihi sayılamayacak kadar çok kahramanlarla doludur. Saru Batu Savcı Bey’de bu sayısız kahramanlardan birisidir.
Saru Batu Savcı Bey, Oğuzların Bozok kolunun Kayı Boyu’na mensup olup Ertuğrul Gazi’nin üç oğlundan en büyüğüdür. Osmanlı Devleti’ni ve hanedanını kuran Osman Gazi ve Gündüz Bey’in ağabeyleridir.
Saru Batu Savcı Bey’in doğum yeri ve tarihi hakkında elimizde sarih bir bilgi yoktur. Doğum yeri olarak Domaniç Saru-han köyü ve Söğüt Savcıbey köyü üzerinde tartışmalar vardır. 1476-1512-1530 tarihli Söğüt’e ait tahrir defterlerinde Savcıbey isimli bir köy yoktur, bu köy ismini sonradan yakın tarihlerde almıştır.Dolayısıyla Saru Batu Savcı Bey’in doğum yeri olarak Domaniç Saru-han köyü ihtimal dahilindedir. Doğum tarihi hakkında her hangi bir kayda rastlanmamıştır.
XIV.asırdan itibaren yazılmaya başlayan Osmanlı tarihlerinde Saru Batu Savcı Bey hakkında pek çok rivayetler vardır:
“Ertuğrul Gazi, büyük oğlu Saru Batu Savcı Bey başta olmak üzere diğer oğullarını da daha çocukluklarında iken hususi bir önem vermiş, itina ile yetişmelerine gayret göstermiştir.
XIII.asırda Batı Anadolu cihad memleketi olduğu için bölgede gaza niyetiyle pek çok gazi, alperen, mücahid, derviş ve her biri birer gönül sultanı şeyh ve alim bulunuyordu. İşte öyle bir ortamda Saru Batu Savcı Bey iyi bir eğitim ve öğretim gösterilerek büyütüldü.
İslami ilimler öğretilerek, İslam terbiyesiyle yetiştirildi. Devrin örf ve adetince mükemmel bir askeri talim ve terbiyeyle yetişti. Gazilerin gazalarını ve meşhur Türk-İslam mücahidlerinin, alimlerinin, evliyalarının menkıbelerini dinleyerek şuurlandı.
Babası Ertuğrul Gazi’nin silah arkadaşlarından silah talimi gördü. Devrin silahlarını (kılıç-ok-kargı) maharetle kullanmasını, ata inmeyi ve muharebe taktiklerini öğrendi. Babasının gaza yoldaşlarının gazalarını dinleyip üstün idarecilik vasıflarını geliştirdi.
Gençliğinde İslam’ın cihad emrini, cihan mefkuresini yerine getirmek ve Kayıhanlılar’ın şanını yüceltmek için babası Ertuğrul Gazi’nin yanında gazalara iştirak ederek kumandanlık vasıflarını geliştirip, kuvvetlendirdi. Babası Ertuğrul Gazi devri ve vefatından sonraki devirlerde vukubulan gazalarda mühim roller oynadı. Babasıyla katıldığı gazalarda (Moğollara karşı zafer-İnegöl akını-Karacahisar’ın zaptı) gösterdiği muvaffakiyetler ile babasının ve gazilerin takdirini kazandı.
Babası Ertuğrul Gazi’nin vefatına kadar küçük kardeşi Osman Gazi ile birlikte Kayı Boyu’nun idaresinde, işlerinde yardımcı oldu. Özellikle babasının son yıllarında vekaleten beyliğin idaresiyle ilgilendiler. Sadarete dirayetli bir şahsiyet olan Saru Batu Savcı Bey, babasının vefatıyla küçük kardeşi Osman Gazi ile birlikte Kayı Boyu’na altı sene (1281-1287) idarecilik yaptı.
Saru Batu Savcı Bey, karakter ve karizmasıyla iyi bir teşkilatçı, cesur bir kumandan mükemmel bir liderdi. Askeri dehası, cesareti, zekası ve aksiyonu ile (kardeşi Osman Gazi ile birlikte) katıldığı gazalarda (Ermenibeli zaferi-Kulacahisar’ın fethi-İkizce/Domaniç zaferi) gösterdiği muvaffakiyetle, kumandanlığa layık olduğunu ispatladı. Bir kumandana lazım gelen bütün vasıflara haizdi. Saru Batu Savcı Bey, ilkeli ve dürüst idare anlayışı, uzak görüşlülüğü ve etkin devlet adamlığı gibi nitelikleriyle kendisinden sonraki liderlere de yol göstermiştir.
Ertuğrul Gazi’nin riyaseti döneminde elindeki savaşçı sayısının az olmasından dolayı barış merkezli bir siyaset izlenmiştir veya Konya Sultanı’ndan yardım almıştır. Domaniç ve Söğüt’e yerleşme sürecinde komşu Bizans tekfurlarıyla (İnegöl-Karacahisar-Bilecik) ve Türkmen Beyleri ile (Germiyan) iyi geçinmeye çalışan bir riyaset devrinden ibarettir. Ertuğrul Gazi çevresinde bulunan beyliklerin ve devletlerin durumlarını ve siyasi şartları gayet iyi değerlendirerek başında bulunduğu aşiretini ve kendisine bağlı yerlerde yaşayanları, bu beylikler arasında komşuları ile daima iyi geçinerek güçlü bir durumda huzur ve rahat içinde (sulh/sükun) yaşatıyordu. Kayıhanlılar yurt tutmak, zamanındaki beylikler ve devletler arasında güçlü ve etkili bir mevki edinmek amacıyla Selçuklu Devleti’nin batı hududunda bir Selçuklu uç beyliği olarak müsademe ve muhasama yapmışlardır.
Saru Batu Savcı Bey ve Osman Gazi’nin birlikte idare ettikleri yıllar (Tuğrul ve Çağrı Beyler-Bilge Han ve Kültegin birlikteliği gibi) Kayıhanlı’ların taarruza geçtiği yıllardır. Bitinya denilen coğrafyada yayılma, fetih harekatı yeni başlamıştır. Kayıhanlı Beyliği’nin (Osmanlı Beyliğ) dış siyasetinin esaslarını tesbit edilmiştir ki, buna göre, komşu Türk beylikleri ile iyi münasebetlere devam edilecek, Bizans tekfurları (valiler) daima baskı altında (fetih) tutulacaktı. Bu mefkurenin bir uzantısı olarak da Saru Batu Savcı Bey’in riyaseti devrinde Ermenibeli Muharebesi, Kulacahisar’ın fethi, Domaniç/İkizce Muharebesi, İnegöl ve Karacahisar’a akınlar gerçekleşmiştir.
Saru Batu Savcı Bey, kendisine atfolunan faziletlerle hakiki bir Türkmen asilzadesiydi. Emsalsiz derecede secaati kadar da mert bir insandı. Karakter bakımından halim selim olup kendine güvenen, yerinde ve zamanında en doğru kararı alan, tedbirli, ileri görüşlü, adil, merhametli, sabırlı ve faziletli idi. Hayırseverliği yanında insan sevgisi de onun şiarıydı. Çok yönlü bir kumandan olarak; azim ve irade kudreti, vakar ve ciddiyeti, insanlara karşı cömert ve şefkatli oluşu, makul hareket eden açık ve samimi siyasetiyle, dirayetli, sebatkar iyi ahlak meziyetlerine sahip bir insandı.
Saru Batu Savcı Bey, yiğitlik ve sehametiyle yani akıl ve zekasıyla beraber olan kahramanlığıyla maruftu. Dindar, namdar ve zühd, takva ve salahda zamanın meşahirindendi. Bu hususiyetlerinden olsa gerek Cenab-ı Hak şehadet mertebesi ile müşerref kılmış, en büyük mertebeye mahzar olmuştur. Şerefli bir hayattan sonra, 1287 yılında Osmanlı-Bizans arasında kuvvetleri arasında yapılan Domaniç İkizce Savaşı'nda Allah’ın sevgili kullarından birisi olarak şehitlik şerbetini içmiştir.”Mezarı Kütahya/Domaniç-Karaköy'de Akmeşhed/Alçay mevkiindedir.(Her yıl bu köyde anma törenleri yapılmaktadır.)
Saru Batu Savcı Bey’de bulunan en belirgin meziyet; onun diplomat özelliğine sahip olmasıdır. Kayıhanlılar’ın dış politika meselelerinde Kayıhanlılar’ı temsil etmekle görevlendirilen bir şahsiyettir. Saray adabı olarak resmi kabul ve ziyaretlerdeki merasimi, teşrifatı (protokolü) ve törenlerde uygulanan davranışları iyi bilirdi. Sözlü iletişimi, ifade kabiliyeti yüksek olan Saru Batu Savcı Bey’in etkileme ve ikna yeteneği çok güçlüydü. Konya Selçuklu Sultanı’na özellikle Saru Batu Savcı Bey’in gönderilmesinde pozitif enerjisi, bilgi birikimi ve muhakeme gücüyle diplomatik iletişim yeteneğinin etkili olduğu muhakkaktır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.