"Yaşamım ve Psikanaliz" aslında Freud'ün özel yaşamının değil, bilimsel çalışmalarının ve çatışmalarının anlatısıdır. İnsan düşüncesi için yepyeni bir çığır açan bu yenilmez savaşçı birçok direnmeler ve engellemelerle karşılaşır. Fakat o, yolundan hiçbir zaman sapmadığı gibi, daha da ileri gitmiş, yaşamı boyunca, insan ruhunun en karanlık noktalarına ışık saçan, konusunda devrim sayılan düşünceler ortaya koymuştur.
Bu kitap Freud'u, Freud öğretisini ve çalışma arkadaşları olan Jung ve adler'in öğretileri arasındaki farkı verirken; Freud'çu analiz kousunda
bilinmesi gereken temel ve özgü bilgiler içermesi bakımından da okurlarımız için vazgeçilmez bir eser.
HAKKINDA YAZILANLAR
1.Freud
Octave Mannoni
Alan Yayıncılık / Yaşam İncelemeleri Dizisi
Freud'un devrimi, içerikleriyle, ama aynı zamanda ahlaksal anlayışıyla Schopenhauer'inkine ne kadar da yakındır! Nasıl Schophauer'in irade öğretisi akla ve tine iman eden bütün o felsefe akımlarına ters gelmişse, Freud'un da insanın ruhsal dünyasında bilinçdışının, yani "O"nun oynadığı o muazzam rolü keşfetmesi, bilinçlik durumu ile ruhsal yaşamı aynı şey olarak gösteren klasik psikolojiye ters gelmiştir, gelecektir...
Thomas Mann
İnsanlar arası anlaşabilme sanatı, daha üst düzeyde bir insancıllığa ulaşmamıza yardım edebilecek olan uluslar arasında da gitgide daha zorunlu hale gelen insan ilişkilerini ilgilendiren bu sanat, Freud'un kişilik öğretisinden gördüğü desteği çağın hiçbir tinsel yönteminden görmemiştir.
Stefan Zweig
Freud, eski filozof dürtüleri ve yeni vicdan rahatsızlığı olan bir filozoftu. Faraziyelere kendini fazlasıyla kaptırdığından, tek tek vakalara sımsıkı sarılmıştı. Kendine uyguladığı katı disiplin, tıpkı Nietzche'nin müziğe karşı kendi kendine getirdiği bir cezaydı, ama aynı zamanda azalmış bir güvenin de belirtisiydi.
Ludwig Marcuse
2.Sigmund Freud: Cinselliğin Yeryüzü
Biyografi ve Freud'tan Seçmeler
Stefan Zweig
Broy Yayınları / Dünya Kitaplığı
Freud, ahlak tarafından kızgın demirle damgalanan libido'nun insan varlığının yıkılmaz bir parçasını oluşturduğunu kesinlikle açıkladı. Bu öğe hiçbir zaman uzaklaştırılamaz, fakat bazı durumlarda, bilince geçişiyle faaliyetinin yararlı kılınması başarılabilir. Eski toplumsal törelerin bir baş tehlike saydığı bu bilinçlenmeyi bir çare olarak gören Freud, tam tersine, eski ahlakın iyilik sandığı içe tıkmayı gerçek tehlike olarak ispatlıyor. Eski metodun künk altında tuttuğu şeyi o, gün ışığına çıkarıp yaymak istiyor. Bilmezlikten gelme yerine ne olduğunu anlama, sakınma yerine yanaşma; bakışlardan çevirme yerine derinleştirme istiyor. Örtme yerine çırılçıplak soyma! Yalnız içgüdüleri tanıyanlar onları disipline sokabilir; iblisleri ancak, uçurumlarından çekip çıkaran ve onlarla yüz yüze bakabilen uysallaştırabilir...
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.