Alm. Termiten (pl.), Fr. Isoptères (pl.), termites, İng.White-ants. Familyası: Termitler (Termitidae). Yaşadığı yerler: Sıcak ve ılık memleketlerde, yer altı yuvalarında. Özellikleri: Selilözlü (ağaç özü) maddelerle beslenirler. Cemiyet hâlinde yaşarlar. Termitarya denen ilgi çekici yuvalar yaparlar. Doğurucu, işçi ve asker bireylerden meydana gelirler. Ömrü: Kral ve kraliçe 50 yıldan fazla. İşçi ve askerler daha az. Çeşitleri: 2000 kadar türü vardır.
Tropik memleketlerde sosyal yaşayan bir böcek takımı (İsoptera). Beyaz karıncalar olarak da bilinirler. Yeraltı yuvalarında koloniler hâlinde cemiyet teşkil ederler. Vücutları yumuşak ve beyazdır. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Antenleri ince ve çok sayıda duyarga kılıyla örtülüdür. Yeraltı karanlıklarında antenleri en hassas duyu organlarıdır. Bitkisel besinlerle, özellikle selülozla beslenirler. Onun için ağaçlar ve keresteden yapılmış eşyâların içinde yuva yapanları çoktur. Bir kısmı toprak üstünde yaptıkları termitarya adı verilen, 5-6 metre yükseklikteki kule şeklindeki yuvalarda, bir kısmı da toprak altında yaşarlar. Selüloz maddesini sindirmek için barsaklarında yaşayan selüloz parçalayıcı bâzı bakteri ve flagellatlardan (kamçılı bir hücreli organizmalar) bulunur. Eğer bakteri ve flagellatlardan arındırılırlarsa besinleri sindiremiyeceklerinden açlıktan ölürler. Sindirim olayı için mantar yetiştiren türler de vardır. Bunlar besinlerini, bu bahçelerde yetiştirdikleri mantarlardan faydalanarak sindirirler.
Termitlere yanlış olarak beyaz karıncalar denir. Karıncalarla hiçbir ilgileri yoktur. Karıncalar zarkanatlılar (Hymonoptera) takımından, termitlerse isoptera (eşkanatlılar) takımındandır. Karıncaların beli çok ince, termitlerinse kalındır. Karıncaların vücudu sert kitin bir tabakayla örtülüdür. Termitlerin vücudu incecik tabakalı olup, hemen hemen solucan kadar yumuşak bedenlidirler.
Cemiyet; çoğu işçi, bir kısmı asker olan renksiz, cinsiyeti körelmiş bireylerle üretici bireylerden meydana gelir. Yumurtlayıcı formlar kanatlıdır. Petek ve osel gözleri gelişmiştir. Zifaf uçuşundan sonra kanatları düşer. Eşler yeni yuvalar kurar. Yumurtadan ilk çıkan yavrular yuvayı genişletir ve yuvanın işlerini üstlenirler. Termit bireylerin boyları 7 mm’yi pek aşmaz. Kanatlı erkek ve dişiler, birbirlerine çok benzerler. Fakat döllenmeden sonra kraliçenin vücûdu çok büyür. Başı, somuna benzeyen yumurtayla dolu karnının yanında ufacık kalır. Kraliçe yumurtlama odasında hareketsizce kalır. Görevi ömür boyu yumurtlamaktır. Etrâfında yüzlerce işçi ve koruyucu asker vardır. Tehlike ânında iri vücûdunu yuvarlayarak kurtarmaya çalışırlar. İşçiler tarafından beslenir, temizlenir ve yumurtaları alınarak bakım odalarına götürülür.
Termitler de karıncalar gibi asker beslerler. Fakat bu askerler hiçbir zaman hücum etmezler. Bunlar sâdece yuvanın müdâfaası veya kale civârında erzak toplamaya giden silâhsız işçilerin korunmasında görev alırlar.
Bir termit âilesinde bir kral, bir kraliçe, 150 bin eşeyli termit, 350 bin asker ve 500 bin kadar işçi bulunur. İşçi ve askerler belli bâzı besinlerin etkisiyle cinsiyetlerini kaybetmişlerdir. Kralın vazifesi belli aralıklarla kraliçeyi döllemektir. Kraliçenin yumurta dolu karnı o kadar büyür ki, 20-30 cm’lik boya ve 10-15 cm’lik ene ulaşır. Günde 4-5 bin yumurta bırakır. Yılda ortalama 1,5 milyon yumurta yapabilir. Kral ve kraliçe 50 yıl kadar yaşayabilirler.
İşçiler ve askerler kanatsızdır. Askerler iyi göremezler. İşçilerin de büyük bölümünde göz yoktur. Termitler ışık ve kuraklıktan çekinirler, ancak serin ve nemli havalarda eşleşme uçuşuna çıkarlar. Değişik boyda olan işçilerin vazifeleri yuvayı kurmak, onarmak, yiyecek temini, toprak derinliklerinden su çekmek, yumurta ve larvalara bakmak, kral, kraliçe ve askerleri beslemektir. Askerler işçilerden daha iridir. Baş önünde iri makasa benzer bir çift iri mandibula bulunur, bu kıskaçlar savunma görevi yaparlar. Bâzı askerlerin silâhı püskürttükleri reçineden müteşekkil yapıştrıcı bir sıvıdır. Kafa yapıları bakımından kendilerini besleyemediklerinden işçiler tarafından beslenirler. Yapıştrıcı salgılarını yuvanın malzemelerinin yapıştırılmasında da kullanırlar.
Yuvanın nüfûsu çok arttığında üreyici erkek ve dişiler yuvadan çıkarak zifaf uçuşu yaparlar. Bu kısa uçuştan sonra yere inerek kanatlarını koparırlar. Eşleşen her erkek ve dişi çifti koloniyi kurmak için yeni birer yuva kurarlar.
Termitler odun veya odundan mâmul selülozlu maddelerle diğer gıdâ maddelerine saldırırlar. Bâzan büyük felâketlere sebep olurlar. Memleketimizde zararları önemli değildir. Paris’te ahşap evlerden meydana gelen bir mahallenin çöküşüne sebep olmuşlardır. Bâzan yer altındaki kabloları da kemirirler. Odunun hümüse dönüştürülmesinde başlıca rolü oynadıklarından faydalı da sayılırlar.
Sığır etinin iki misli protein ve karbonhidrat ihtivâ ederler. Birçok hayvanın önemli besin kaynağını teşkil ederler. Karınca ve termit yiyen memelilerin kazıcı keskin ön pençeleri ve çoğunun uzun yapışkan dilleri (karınca yiyenler de) vardır. Birçok göçmen kuşun göç zamanları termitlerin zifaf uçuşu zamanlarına rastlayacak şekildedir. Termitler, Afrika’daki bâzı yerli kabileleri tarafından yenir.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.