Hindistan’daki Türk-İslâm hânedanlarından. Hânedanın kurucusu ve ilk hükümdarı Gıyâseddin Tuğluk, Kalaçların son sultanı Kutbeddîn Mübârek Şah zamânında (1316-1320) Pencab ve Sind’de vâliydi. Halaciler saltanatına son veren Nâsıreddîn Hüsrev Şahın sultanlığını tanımayarak Delhi üzerine yürüdü. Sultan Raziye Türbesinin yakınındaki Lahravat mevkiinde Nâsıreddîn Hüsrev Şahı büyük bir bozguna uğrattı. 6 Eylül 1320’de Delhi tahtını ele geçirdikten sonra yakınlarının ısrarı ile sultanlığını îlân etti. 1323’te Kakatiya racalığını, 1325’te Bengal’i aldı. Gıyâseddîn Tuğluk Şahın aynı yıl Delhi’de ölümü üzerine yerine oğlu Muhammed geçti.
Gıyâseddîn Muhammed Şah, edebiyat ve fennî ilimlerde mütehassıs olduğu kadar mâhir bir kumandandı. Devlete mâlî destek için yeni vergiler koydu. Moğol Tarmaşiri’nin Mâverâünnehr’e taarruzuna 1329’da muvaffakiyetle karşı koydu. Moğol işgâlindeki Orta Asya’yı zaptetmek için Pamir yolu ile sefer düşündüyse de gerçekleştiremedi. Türk ve İslâm âlemiyle devamlı temasta bulundu. Kahire’deki Abbasî Halifesi Birinci Müstekfi (1302-1340)de Gıyâseddîn Muhammed Şahın saltanatını tasdik etti. Memlûklerle siyâsî münâsebet kurdu. Muhammed Şah, 1351’de vefât etti. Evlâdı yoktu. Hindistan âlimlerinin tavassutu ve ordu kumandanlarının ısrarıyla hânedandan Firuz Şah, 1352’de Tuğluk Sultanı ilân edildi.
Firûz Şah (1352-1388), saltanatın sahipsizliğinden istifâdeyle çıkan karışıklıkları tamâmen ortadan kaldırdı. Ülke içinde huzur ve emniyeti sağladı. Birliği kuvvetlendirdi. Ahâliye çok âdil davrandı. Delhi Sultanlığının ekonomik ve kültürel seviyesini yükseltti. Bendler, barajlar yaparak, zirâî mahsulün verimlilik nispetinin artmasına sebep oldu. Serhend bölgesini sulayan 240 kilometre uzunluğunda bir kanal yaptırdı. Ortasına da 140 kilometrelik bir kol daha ilâve ettirdi. Mektepler yaptırıp, âlimleri himâye ederek, kültür seviyesini yükseltti. Ahâli Firûz Şaha çok hürmet ederdi. Târihçiler, Firûz Şahı âdil bir hükümdar nümunesi, devrini de emsalsiz bir refâh ve saadet devri olarak târif ederler. Firûz Şah, 1385’te vefât edince yerine torunu Gıyâseddin Tuğluk Şah geçti. Ülkede iç karışıklıklar çıkıp, hânedan mensupları saltanat iddiasında bulundular. Saltanat mücâdelesinden istifâdeyle Hindular da isyan ettiler, ülke bölündü. Tîmûrlu Hânedanının kurucusu Tîmûr Han (1370-1405) Hind Seferine çıktı. 1398’de Delhi’ye girdi ve Hindistan’ı zaptetti. Tuğluklular ülkesi hânedanlar arasında paylaşıldığından, devlet bölündü. Siyâsî birlik parçalandı. Multan Vâlisi Hızır Han, Tuğluklular Hânedanını yıktı. Delhi’ye kendilerinin seyyid olduğunu söyleyen “Seyyidler Hânedânı” hâkim oldu. (Bkz. Delhi Türk Sultanlığı)
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.