Ömrünü yüksek bir gayeye adayan, hayatını kutsal saydığı hizmetlere vakfeden kültür adamlarımızdan biri de Mehmet Türker Acaroğlu'dur.
İstanbul Avcılar'da oturan bu kıymetli yazar, 1915 doğumlu.90 yaşında.
Bir asra yaklaşan bereketli bir ömür sürüyor.
Türkiye'de arşiv ve derleme konusunda akla ilk gelen isim.
Uzun yıllar Derleme Müdürü olarak çalıştı.
Şimdi emekliliğin tadını, okuyarak, yazarak ve yeni eserler hazırlayarak çıkarıyor.
O bir "evlâd-ı fâtihan".
Bulgaristan''ın Razgrad bölgesinde doğan Türker Bey, ilk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra Sofya''da yeni harflerle günlük yayınlanan Deliorman gazetesinde çalıştı.
1931''de anayurt Türkiye''ye göç etti.
Ankara''da Şükran Aktan ile yaptığı evlilikten iki kız çocuğu oldu: Çiçek ve Demet.
Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü''nü 1940''ta bitirdikten sonra yurdun değişik bölgelerinde Türkçe öğretmenliği yaptı.
Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi''nin Hungaroloji bölümünde okudu.
Adnan Ötüken''in iki yıllık kütüphanecilik kursunu bitirdikten sonra 1948 ile 1950 yılları arasında Milli Kütüphane''de uzman olarak çalıştı.
Hükümet tarafından Paris''e yüksek meslek tahsili için gönderildi.
1952 ile 1974 yılları arasında Basma Yazı ve Resimleri Derleme Müdürlüğü yaptı.
22 yıl hizmet ettiği bu görevden 1974''te emekli oldu.
Dokümantasyon Teknikleri Devlet Enstitüsü, Yüksek Kütüphanecilik Okulu ve Sorbonne Üniversitesi Fransız Uygarlığı Kurları sertifikaları sahibi.
Bibliyografya Enstitüsü''nün kuruluşunda görev alan, Ankara''da Siyasal Bilgiler Fakültesi''ne bağlı Türkiye ve Orta-Doğu Amme İdaresi Enstitüsü''nü bitiren yazar, millî ve milletlerarası bir çok kongreye katılarak tebliğ sundu.
Hayatı boyunca kitaba, kütüphanelere ve derleme çalışmalarına yaptığı büyük katkılar dolayısıyla çeşitli kurumlardan önemli ödüller alan Acaroğlu''na, yıllar önce Bulgar Hükümeti tarafından "Bulgar Devleti 1300.Kuruluş Yıldönümü Altın Madalyası" verildi.
Araştırmacımıza, 1991 İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet, 1995 Türk Kütüphaneciler Derneği Üstün Hizmet mükâfatları lâyık görüldü.
Yazarın muhtelif tarihlerde basılmış pek çok kitabı arasında "Çocuk Şiirleri Antolojisi", "İstanbul Üniversitesi Yayımları Bibliyografyası", "Ozanlar ve Yazarlar", "Edebî Eserler Sözlüğü", "Açıklamalı Süleyman Nazif Kaynakçası", "Bulgaristan''da Türkçe Yer Adları Kılavuzu", "En Ünlü Dünya Yazarları", "Dünya Atasözleri", "Türk Atasözleri" ve "İlk Derleme Müdürü Selim Nüzhet Gerçek" de bulunuyor.
Kadirşinas yazar, son kitapta selefi Selim Nüzhet''in hayatını, eserlerini ve bilinmeyen yazılarını bir araya getirerek, Abdülhak Şinasi Hisar''ın değerli kardeşini unutulmaktan kurtarmış oldu.
BAKANLIĞA DÜŞEN GÖREV
Türker Bey, uzun yıllar yürürlükte kalan ama bir türlü yenilenmeyen Derleme Kanunu''nun ıslahı için âdeta canını dişine takarak mücadele etti.
Konferanslar verdi, yazılar yazdı, araştırmalar yaptı, raporlar hazırladı, siyasilerle görüştü.
Modern ve kullanışlı derleme çalışmalarının yapılabilmesi için geceli gündüzlü çalıştı.
Bu konuda kendisini ümitlendiren gelişmeler oldu, ama hedeflediği noktaya ulaşamadı.
Verdiği mücadelenin sonunda derleme çalışmalarının ehemmiyetini kısmen de olsa bazı ilgililere ve yetkililere kavrattı.
Kitap, Şlm, fotoğraf, kaset, cd gibi kültürel ürünlerin derlenmesi, arşivlenmesi ve Türk insanının hizmetine sunulması için yollar gösterdi, çözümler üretti.
Hiç bir zaman ümitsizliğe düşmedi.
Derlemenin ve arşivin gerekliliğini sıkça vurgulayarak kültür hayatımızın bu hayatî meselesini çözüme kavuşturmak için didindi durdu.
1935''ten beri, 70 yıldır çeşitli gazete ve dergilerde yazıyor.
Radyoda 1957 ile 1960 yılları arasında yaptığı "Kitapseverlerle Başbaşa" konuşmaları ise unutulmuyor.
Eylül 1974''te kendi isteğiyle emekliliğe ayrılan Mehmet Türker Bey, kalemi elinden, kâğıdı masasından düşürmedi.
Hâlâ yeni bibliyografyalar hazırlıyor.
Türk folkloru, dil ve edebiyatına dâir incelemeler yapıyor.
Zengin kütüphanesinde kitap ve dergiler arasında araştırmalarına devam ediyor.
Her bulduğu yeni belge, öğrendiği taze bilgi onu mutlu ediyor.
Çalışmanın coşkusu, üretmenin zevki ve geleceğe eser bırakmanın heyecanı, ilerlemiş yaşına rağmen onu genç ve zinde tutuyor.
O, Türk irfanına cânü gönülden bağlı, Türkçe''ye sevdâlı, Türkiye âşığı inançlı bir araştırıcıdır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, değerli ilim adamının kütüphanesini sahiplenmeli, hakkında toplantı düzenleyip armağan kitap hazırlamalıdır.
M.Türker Acaroğlu''nun ismi, 22 yıl hizmet ettiği, Cağaloğlu''ndaki Milli Eğitim Yayınları''nın bulunduğu Derleme Müdürlüğü eski binasına törenle asılmalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.