Bir yerin, bir cismin, sıcak veya soğuk, serin veya ılık ya da bunlar arasındaki sıfatlardan biri sıcaklık adı altında söylenir. Eskiden dilimizde bunun yerine sühunet kelimesi kullanılırdı. Bir yerin sıcaklığı, yıllık, aylık ortalamalara, günlük ortalamalara göre belirtilir. Yine o yerde geçici hava şartlan olarak, en yüksek ve en düşük sıcaklıklar da ortaya konur. Yeryüzünü ısıtan sıcaklığın kaynağı güneştir. Güneşten gelen ısı ışınlan, atmosfere girince yansımalara uğrar, geçtiği yerde kısmen alı konur, bir bölümü emilir, geriye kalan % 60 kadarı atmosfer tabakasından geçerek yeryüzüne ulaşır. Bu ışınlar karayı ve denizi ısıtır. Buna güneşlenme denir. Toprağı ısıtan bu ışınlar, buradan havanın içine doğru yansır, böylece atmosferin alt katı ve bununla birlikte de yerüstü ısınmış olur. Buna da ışıma denir. Buna bağlı olarak yerin tam üstünde yükseklere çıkıldıkça serinleme artar. Bu, ortalama olarak her yüz metre yükseldikçe 0,5° soğuma şeklinde göz önüne alınır. Bunun için aynı mevsimde dağlar ve yüksek yaylalar, alçak yerlere göre daha serin olurlar.
Türkiye'nin sıcaklığına etki yapan ana tesirleri kısaca şöyle sıralamak mümkündür;
1 - Memleketimiz, Kuzey yarımküresinde 36° ve 42° enlemleri arasında uzanan bir ülkedir. Böylece Türkiye 6° enlem arasındadır. Bu durumu ile Ekvatordan 36 enlem ve kutup dan 48 enlem uzaklıktadır. Denilebilir ki, bu iki alanın hmen hemen ortasına yakın bir yerde olmanın Özelliklerini gösterir.
2 - Aynca, genel uzanşı bakımından, Asya ve Afrika kara kütleleri ile Avrupa arasında bulunmaktadır. Bu kara kütlelerinin ısınma ve soğumalarının memleketimize etkileri olmaktadır. Bu arada, mevsimine göre memleketimizden geçen soğuk hava ve sıcak hava dalgalan ve bunlarla ilgili cepheler, sıcaklık durumunu çok etkilemektedir.
3 - Bundan başka, memleketin üç tarafının denizlerle çevrili olması ve bu denizlerde sıcaklık durumunun az veya çok farklı bulunması Türkiye'nin sıcaklığına etki yapmaktadır.
4 - Türkiye'nin çok yerinin deniz seviyesinden 700 -1200 m. ve daha da fazla yüksek (doğunun çok yerinde 1500 - 2000 m.) olmasının, sıcaklığın • dağılışı üzerinde önemli yeri vardır.
5 - Memleketimizin türlü bölgelerinde dağlarla bunlar arasındaki çukur yerlerin çok bulunması, sıcaklığın dağılışında ve değişiklikler göstermesinde etkili olmaktadır.
6 - Memleketimizin kuzey ve güneyinde yüksek dağların kıyıya paralel olarak ve çoğunca devamlı şekilde uzanmaları da Türkiye iklimine çok etki yapmaktadır.
7-Dağ yamaçlarının kuzeye bakan yanı ile güneye bakan yanı arasında da, mevzii ısınma farkları olmaktadır.
Buna göre, Türkiye'de sıcaklık durunnı belirtilirken, bütün bunları gereği nisbetinde gözönünde bulundurmak icap etmektedir.
Sıcaklık rasatları yapan meteoroloji istasyonlarımızın sayısı günümüzde artık çoğalmış bulunduğu için, memleketimizin yıl içindeki, aylara, günlere göre olan sıcaklık durumu, bir yerdeki en yüksek sıcaklıklar ve en düşük sıcaklıklar bilinmekte ve gözlemlere devam edilmektedir. Sıcaklık haritalarına ve grafiklerine esas teşkil eden ve tarım Üzerinde de önemli etkisi bulunan sıcaklık değerleri, her istasyonda önce "günlük ortalama" lar halinde elde edilmektedir. Günlük ortala için her gün gölgede ve yerden 2 m. yüksekteki serbest havanın, saat 7 de, 14 de ve 21 de olmak üzere üç gözlemin ortalaması alınarak usulüne göre belirtilmektedir. Aynca, gözlem süresi göz önünde bulundurularak aylık ortalamalar, yıllık ortalamalar çıkarılmıştır.
Bir istasyonda ölçülen sıcaklıklar o istasyonun gerçek sıcaklık değerleridir. Yani böyle sıcaklık değerleri, o istasyonun deniz yüzünden yüksekliği ne kadar ise o yüksekliğin verdiği özellikteki sıcaklıktır. Böyle sıcaklık değerlerine göre çizilmiş sıcaklık haritalarımız "Türkiye'nin gerçek sıcaklık haritaları" olarak adlandırılmıştır. Bunlar arasında yıllık ve aylık ortalamalara göre çizilmiş olanları vardır.
Bu haritalar eşit sıcaklıktaki yerleri birleştiren eğrilerle ifade edilmiştir ki, bunlara "eşsıcaklık eğrisi" veya "izoterm eğrisi" denir. Bu gerçek izoterm haritalarında, biraz önce belirtildiği üzere, her 100 m. yükseldikçe 0,5° sıcaklığın azalması kuralı göz önünde bulundurularak, bu eğrilerin dağlık yerleri ve başka araziye uymalarına göre eğriler çizilir. Böyle haritalarda, yeryüzü şekillerinin ve özellikle dağlann sıcaklıkla olan ilişkileri belli olur. Sözgelişi, Türkiye'nin gerçek Temmuz izoterm haritasına bakıldığı zaman, • Güneydoğu Anadolu'nun güney bölümü ile, Siirt ve Diyarbakır yakınlarına kadar olan yerleri "yakıcı sıcak" alanları olarak görülür. Buraları ortalama 30 - 32° sıcaklıktadır. (Burada en yüksek sıcaklıklar ise bu ayda 37° yi bulur hattâ geçer). Yine böyle bir haritada bu ayda Güneydoğu Anadolu'nun çok yeri ile Çukurova "çok sıcak" yerlerdir. Sıcaklık ortalama 28 - 30° yi bulur (en yüksek sıcaklıklar ise 36 - 40° yi bulur). Buradan kuzeye doğru Malatya -Elâzığ - Muş taraflarına gidildiği zaman, Orta Murat bölgesinin Temmuz'da Güneydoğu Anadolu'ya göre daha az sıcak olduğu görülür. Burada Temmuz ortalaması 24 - 27° dir. Buna benzer bir sıcaklık durumu Ege Bölgesinde, Akdeniz kıyı bölgesinde, Gaziantep - Maraş arasında görülür. Orta Murat bölgesinin kuzeyinde, Sivas'tan Erzincan, Erzurum ve Kars'a kadar uzanan jpoğu Anadolu dağlar ve yaylalar bölgesinde Temmuz ortalama sıcaklıktan jl8 - 23° dir ki, "az sıcak" yerlerdir. Hattâ burada yüksek yaylalarda Temmuz jprtalama sıcaklığı 16- 17° ye iner ki, buralan "serin" dir. Bunun başlıca nedenleri arasında, enlem farkı da bulunmakla beraber, yükseklik farkının gerdiği özellik başta gelir.
Gerçekten, yaklaşık olarak 36 - 38 enlemleri arasında Güneydoğu Anadolu'nun denizden yüksekliği 500 - 600 m., bunun hemen kuzeyindeki Orta Munat bölgesinin yüksekli! 1000 -1200 m., daha kuzeyde 39-42 enlemleri arasındaki Doğu Anadolu'nun kuzey bölümünün yüksekliği 1400 -1800 m. ve daha fazladır. Buna göre, Güneydoğu Anadolu ile Doğu Anadolu'nun bu kuzey bölümü arasında 900 -1200 m. yükseklik farkı vardır ki, bu da sıcaklığa olan yükseklik etkisi olarak, 4-6° sıcaklık farkını doğurmuştur. Yine bu ayda gerçek izotermler olarak, bütün İç Anadolu ve çevresiyle, Karadeniz kıyı boyunda sıcaklık 20 - 24° dir.
Sıcaklıkların yıl boyunca ve aylara göre belirtilmesinde alışılmış eski bir usul olarak, bir de meteoroloji istasyonunun yükseklik durumu ortadan kaldırılarak, sıcaklığın dağılışında etkisi bulunan başka faktörlerin (enlem) belirebilmesi için memleketimizde indirmeli izoterm haritaları da yapılmıştır. Bundan sanki, Türkiye'nin her yeri deniz seviyesinde olsaydı ortalama sıcaklıklar nasıl olurdu düşüncesi yer tutmuştur. Böyle haritaların sayısı daha da çoktur. Böyle haritalarımızda istasyonun bulunduğu yerin deniz seviyesinden olan yüksekliği ele alınarak, düşey şekilde her 100 m. için 0,5° değerindeki sıcaklıklar, her istasyonun yüksekliğine göre hesaplanarak, o istasyonun gerçek sıcaklık değerine eklenir. Bütün istasyonlar için böyle yapıldıktan sonra, izoterm eğrileri geçirilir. Bu yol ile yapılan sıcaklık dağılışı haritaları (indirgenmiş izoterm haritaları) çoktur. Çoğunca, memleketinizin yıllara, mevsimlere, aylara göre olan sıcaklık dağılışları bunlar üzerinde gösterilmiştir.
Böyle bir haritada Türkiye'de yıllık ortalama sıcaklık dağılışı çok sade şekilde ve yaklaşık olarak batı - doğu uzanışh kuşaklar halinde görülür. Bu durumu ile enlem etkileri belli olur. Güneyden kuzeye, çok sıcak bölgelerden az sıcak bölgelere doğru şöyle bir sıralanış vardır : Güneydoğu Anadolu (çok sıcak), Akdeniz ve Güney Ege kıyı bölgeleri ile Orta Murat ve Van gölü güneyi (sıcak), İç Anadolu ile kuzey Ege ve Doğu Anadolu'nun kuzey bölümü (sıcakça), Marmara ve Karadeniz Bölgeleri ile kuzeydoğunun yaylaları (serin - sıcak). Bu durum, sadece ana çizgileri ile, Türkiye'de sıcaklığın dağılışı üzerine fikir verirse de, yükseklikleri ve dağlan, denizlerle elişkisi bakımından çok çeşitlilik gösteren memleketimizin sıcaklığını gerçek izotermler daha iyi belirtir.
Yine enlem ve yükseklik faktörleri altında, Ocak ayındaki ortalama sıcaklık durumu da şöyle görülür: Güneydoğu Anadolu'da 2-5° (soğuk-serin), Orta Murat bölgesinde -2 (-3) (soğuk), Doğu Anadolu'nun kuzey bölümündeki yüksek yaylalarda -8 (-12) (çok soğuk). Bu ayda Akdeniz ye Ege Bölgelerininin kıyı kesimleri ılımlı (ortalama 8 - J0°), Marmara ve Karadeniz Bölgesinde orta derecede soğuk (6 - 7°), İç Anadolu'da soğuk (-2° ye kadar).
Ocak ayının bu ortalama değerleri dışında memleketimizin türlü bölgelerindeki en düşük sıcaklıkların da tarım bakımından önemi vardır. Sözgelişi: Türkiye'nin sıcak bir bölgesi ve kışın da sadece serin bir bölgesi olarak bilinen Çukurova'da, pek nâdir de olsa, bazı yıllar sıcaklığı 0° nin epeyce altına düştüğü hattâ -7° ye indiği (1942 yılı Ocak ayında kaydedilmiştir) olur. Burada Şubat, Mart, Aralık aylarında da nâdir olarak, 0° nin altında soğuk lar olmuştur. Yine burada en düşük sıcaklıkların, en yüksek kaldığı yıllarda bile 0',3° olduğuna göre, Çukurova'nın özelliğini belirtebilecek bir yerde bulunan Adana'da sıcaklığın her yıl, pek kısa bir süre de olsa, 0° nin altına düşebileceği anlaşılmaktadır. Bu da tarım bakımından önemlidir. Bu durumu, Akdeniz Bölgemizin kıyı yakını yerleri ile Doğu Karadeniz Bölgesinin kıyı boyunda görmek mümkündür. Buralardan iç bölgelere gidildikçe soğuklar artar. Sözgelişi: Malatya'da en düşük sıcaklıklar, her yıl olmasa bile,
-20° nin de altına düşmüştür. Böylece, burada sıcaklığın 0° nin altına düşebildiği aylar, Kasım'dan Nisan'a kadar sürer.
Memleketimizin en "acı soğukları" nin olduğu Doğu Anadolu'nun kuzey bölümündeki meselâ Erzurum'da ise, sıcaklığın 0° nin altına hem de çok altına düşmesi olağandır. »Burada bugüne kadar kaydedilmiş en düşük sıcaklık -30° dir. Burada Ocak ve Şubat aylarında düşük sıcaklıklar her yıl olur. Aralık ve Mart aylarında, hattâ Kasım ve Nisan'da bunlara göre nâdir olmakla beraber Mayıs'ta bile sıcaklığın 0° nin altına düştüğü görülür. Daha geniş tutulursa, Erzurum'da sıcaklık Ekim ayından Mayıs'a kadar olan süre içinde 0° nin altına düşebilmektedir.
Yine bu çok soğuk bölgemizdeki Kars yaylalarında daha da sert soğuklar olşr. Bu bölgedeki Kars'ta, Ocak ayında en düşük sıcaklık -39,6° olmuştur. Birada Şubat'ta –38, Aralık'ta -35, Mart'ta –33, Kasım'da -30, Nisan'da
-422, Ekim'de -17, Mayıs'ta -7, Eylül'de -6° soğuklar olmuştur. Yaz aylan da burada serin geçmektedir.
Memleketimizde denizlerimizin kışlık ve yazlık ortalama sıcaklığının da iklim üzerinde etkileri bulunduğu için, burada kısaca bazı bilgiler vermek faydalıdır. Ocak'ta Akdeniz'de ortalama sıcaklık 16 -18° iken, bu sırada bu denizin kıyı boyundaki karada 10-11° dir. Karadeniz'de sıcaklık 8 -10° iken. bu denizin kıyı şeridinde 6-7° dir. Marmara denizinde Ocakta ortalama sıcaklık 8 -10° iken, bu denizin kıyı bölümlerinde sıcaklık 5-6° dir. Ege denizinde sıcaklık bu ayda 11 - 14° iken, bu denizin kıyı boyunda 8-9° dir. Buna göre kışın denizlerimizdeki sıcaklık, yerine göre farklı olmakla beraber, yalandaki karanın kıyı yakını yerlerine göre 3 - 6° daha sıcaktır.
Bunlar gibi, Ağustos'un ilk haftasında beliren çok sıcak günler olarak, eski bir deyişle bir eyyam -1 bahür (çok sıcak günler) dan Nisan'ın ikinci yansında beliren ve 6 gün sürdüğü sanılan fırtınaların olduğu bir süre süte - i sevir olarak geçmiş, bazılarına göre Mart ortalarında olan ve 7 gün kadar süren Kocakarı soğukları ve Kocakarı fırtınası (eski deyişle berd - ül acüz), Aralık ayının ortalarından Ocağın ikinci yarısına kadar 40 gün sürdüğü düşünülen şiddetli soğuklar süresi, eski deyişle erbain olarak geçmiştir. Yine bu arada güz ortalarından Kasım ayı içlerine kadar sürdüğü düşünülmüş olan "pastırma yazı", asıl yaz geçtikten sonra güneşin yine etkili olduğu süreyi belirtmesi bakımından dikkate değer. Kırkikindi yağmurları deyişi de yine böyle eski tahminler arasında yer tutmuş ve günümüzün doğal şartlarını da yansıtabilen kavramlardandır.
Görülüyor ki, memleketimizde yıl içindeki sayılı günler, bu sıralardaki hava şartlan, böyle günlerin süreleri yaşantımızda yer almış hattâ bunlardan faydalanıhnaya çalışılmıştır. Bir yerde yaşayanlarca uzun süreler içinde edinilen ve kuşaktan kuşağa geçen bu bilgiler, dünyanın güneş etrafındaki durumunu, bugün etkileri artık iyice bilinen hava kütlelerinin hareketeleri-ni, biraz olsun, belirtme çabasından doğmuştur. Bugün modern usullerle yapılan hava tahminleri, bütün bu özlenen bilgileri günü gününe verir olmuştur.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.