Magmanın, yerkabuğunun zayıf kısmlarından sızarak yeryüzüne doğru yükselmesine ve faaliyet göstermesine volkanizma denir. Volkanizma sadece tamamen soğumamış gezegenlerde ve uydularda görülür.(örn. Dünya tam soğumadığı için yeraltında sıcak tabaka olan magma bulunur bu yüzden volkanizmadan söz edebiliriz; fakat Dünya'nın uydusu olan Ay tamamen soğuduğu için magma tabakası bulunmaz bu nedenle volkanizmadan söz edemeyiz). İki çeşit volkanizma türü vardır:
Derinlik Volkanizması:
Magmanın yerkabuğu çatlaklarında kalıp, yeryüzüne çıkamadığında oluşan volkanik faaliyetlere denir.
Yüzeysel Volkanizma:
Yeraltında yüksek basınç altında bulunan magmanın yeryüzüne ulaşarak faaliyetini göstermesine yüzeysel volkanizma denir.
B) VOLKANLAR:
Yeraltında bulunan magma tabakası çok sıcak olduğundan içerisindeki gazlar genleşir ve yüzeye basınç uygulamaya başlarlar. Bu da yeryüzünde dağları oluşturmaya başlar. Gazların içindeki basınç normale dönünceye kadar bu olay devam eder; fakat bazen yerkabuğunda küçük çatlaklar oluşur -magmayla dolu olan yer altı çatlaklarına dayk denir- ve buradan magma yeryüzüne ulaşır ve püskürmeye başlar. Püskürmenin meydana geldiği dağlara volkanik dağ adı verilir. Püskürmenin sonucunda yeryüzüne çıkan magmanın donmasıyla bazalt taşı meydana gelir.
Zaman zaman püskürmekte olan yanardağlara aktif yanardağ, faaliyeti durmuş olanlara sönmüş volkan adı verilir. Volkanlar püskürdüğü zaman dışarı fırlayan akışkanlara lav, katı parçacıklara ise tüv adı verilir. volkanların ağız krater denir. Sönmüş volkanlarda kraterler yağmurlar nedeniyle suyla dolar bunlara da krater gölü denir. Yüzeysel volkanizma sırasında gaz patlaması sonucu oluşan çukurluklara maar denir. Volkanik sahalar mineralce zengin olduklarından tarıma elverişlidirler.
Volkanlar püskürme şekillerine göre altıya, oluşturdukları yeryüzü şekillerine olarak dokuza ayrılırlar:
a) Püskürme şekline göre:
İzlanda tipi yanardağlar: Bu tip yanardağlarda erimiş bazalt taşı paralel yarıklardan dışarı püskürür. Bu tür akıntılar çoğunlukla lav platosu oluşumlarına yol açar.
Hawaii tipi yanardağlar: Hawaii tipi yanardağlar İzlanda tipi yanardağlara benzerler; fakat lavlar paralel yarıklardan değil radyal(zig zag) yarıklardan akarak kalkan yanardağlarını oluşturmasıdır.
Stromboli tipi yanardağlar: Bu tip yanardağlarda genleşen gazlar orta şiddette patlamalara neden olur, bu da kesintisiz küçük püskürmelere yol açar. Bu püskürmeler meydana geldiğinde etrafa akkor halinde lav pıhtıları fırlar.
Vulcano tipi yanardağlar: Bu tip yanardağlarda orta şiddette gaz ve kül püskürmeleri gerçekleşir. Bu karışım, koyu renkli, çalkantılı püskürme bulutlarına yol açar; bu bulutlar hızla yükselir ve sarmal biçimler alır.
Pelêe tipi yanardağlar: Bu tip yanardağlarda, yoğun ve şiddetli kızgın volkanik kırıntı ve gaz karışımı püskürmeleri görülür. Pelêe tipi yanardağların püskürmesi sonucunda oluşan, dışarı püsküren akışkanlar havadan daha ağır olmakla birlikte o kadar düşük bir ağdalıktadır ki, bu lavlar yamaçtan aşağıya doğru akma hızları saatte 100km/s'I bulabilir.
Pilinus tipi yanardağlar: En şiddetli püsküren yanardağ türüdür. Bu yanardağlarda, gaz içeriği yüksek magmadan kaynayarak yükselen gazlar, magma sütununu da geçerek çok büyük bir şiddetle dışarı fırlarlar. Püsküren gazlar ve volkanik kırıntılar, dikey doğrultuda, rokete benzer biçimde yükselir. Bu bulutlar stratosfere kadar yükselebilir ve bazen bir kaç saat boyunca havada kalabilirler.
b) Oluşturdukları yeryüzü şekillerine göre:
Strato yanardağlar: Bunlar piroklastik akıntılar ile lav akıntıları sonucunda oluşan dik yanardağ konileridir. Bazalttan riyolite kadar değişen volkanik kayaç türlerinden oluşurlar, ama bileşimleri genellikle andezit yapısındadır. Strato yanardağlar ömürleri boyunca binlerce kez püskürebilir. Püskürme kül fışkırmasıyla başlar ve kalın ve yoğun lav akıntılarıyla sona erer.
Kalkan yanardağlar: Kalkan yanardağlar, lav akıntıları sonucunda oluşan kubbe biçimli dağlardır. Çoğunlukla bazalt yapısındadırlar. Kesintisiz püskürmeler sonucunda hızla küçük kalkan dağlar oluşabilir, ama daha büyük kalkanlar, bir milyon yıl gibi büyük bir zaman aralığında oluşan püskürmelerle meydana gelir.
Denizaltı yanardağları: Denizaltı yanardağları çok çeşitli biçimlerde olabilirler, ama çoğu koni biçiminde bulunmaktadır. Bazı eski denizaltı yanardağları, batmadan önce sürtünme sonucu düzleşmiş veya deniz düzeyinde bir mercan tabakasıyla örtülmüş olabilirler. Bilinen aktif denizaltı yanardağlarının büyük bir kısmı denizin sığ bölgelerinde bulunur.
Kalderalar: Kalderalar çapı bir kilometreyi aşan büyük dairesel veya oval çöküntülerdir ve bunların çoğu içe doğru göçme sonucunda oluşmuşlardır. Çoğunda, çöküntüyü çevreleyen dik tepeler bulunur, bazılarının içinde de göller oluşmuştur.
Karmaşık/Bileşik yanardağlar: Bileşik yanardağlar, karmaşık yüzey şekilli yanardağlardır. Bu tür yapılar genellikle belirli bir baca alanının konumunun veya püskürme tarzının değişmesiyle ortaya çıkar.
Dışık konileri: Bunlar boyutça küçük, gevşek parçalardan oluşan, dik koni biçimli yüzey şekilleridir. Dışık konilerini oluşturan kayalar, genellikle bazalt ya da bazaltlı andezittir. Bunlarda genellikle Vulcano ya da Hawaii tipi püskürme görülür.
Volkanik alanlar: Volkanik alanlar çok sayıda dışık konisi ya da ayrı bir yanardağ olarak tanımlanamayacak başka volkanik yüzey şekillerinden oluşur. Eğer magmanın dışarı yayıldığı galeriler geniş bir alana yayılmış ise, bir büyükdağ yerine, çok sayıda kısa ömürlü dağ oluşabilir.yeni bir volkanik dağın çıkmasının güçlü olduğu bölgeye volkanik alan denir.
Yarık bacaları, krater dizileri: Yarık bacaları magmayla dolu yeraltı çatlaklarının (daykların) yüzey uzantılarıdır. Daykların çoğu 0.5-2 m genişliğinde ve birkaç kilometre uzunluğundadırlar.Lav domları(kubbeleri): Lav domları, lavların yığılmasıyla oluşan, dik yamaçlı kubbe yapılarıdır.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.