İnsanların yalnızca insan olmalarından dolayı sahip oldukları haklara temel haklar adı verilir. İnsan, doğuştan getirdiği özellikleri nedeniyle öteki canlılardan ayrılan değerli bir varlıktır. İnsanoğlunun bilim, sanat ve teknoloji alanındaki üstün başarıları düşünebilme yeteneğinden kaynaklanır.
İnsanın özelliklerini koruması uygarlığımızın geleceği açısından önemlidir. Bu nedenle, her insan doğuştan getirdiği özelliklerin yanında bazı haklara da sahiptir. Anayasamızın 12. maddesinde, "Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahiptir." hükmü yer almaktadır. Anayasamızda temel haklar güvence altına alınırken, özellikle 1948 yılında yayımlanmış olan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve 1950 yılında yapılan İnsan Hakları ve Temel Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi göz önünde tutulmuştur.
Temel hakların başlıcaları şunlardır:
Yaşama Hakkı
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nde, "Yaşamak herkesin hakkıdır." denilmektedir. Anayasamıza göre, herkes yaşama hakkına sahiptir. Eğer bir kimse hukuka aykırı olarak öldürülürse, bu kimseyi öldüren kişi devlet tarafından cezalandırılır.
Kişi Dokunulmazlığı
Kişinin vücut bütünlüğüne dokunulmaması ve işkence yapılmaması anlamına gelir. Anayasamızın 17. maddesinde "Tıbbi zorunluluklar ve yasada yazılı hâller dışında kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tâbi tutulamaz." ifadesi yer almaktadır. İşkence, bir kimseye bilerek fiziksel ya da psikolojik olarak acı vermektir. Onur kırıcı bir uygulama olan işkence uluslar arası sözleşmelerle yasaklanmıştır. Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ve Avrupa Sözleşmesi işkencenin önlenmesine yönelik olarak hazırlanmıştır. Türkiye her iki sözleşmeyi de imzalamıştır.
Sağlık Hakkı
İnsanın beden ve ruh sağlığı içerisinde yaşamını sürdürme hakkı olduğunu belirtir. Anayasamızın 56. maddesinde "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, bunu gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden plânlayıp hizmet vermesini düzenler." denilmektedir.
Eğitim Hakkı
İnsanın kendi bilgi ve becerisini artırabilmesi, ancak eğitimle olanaklıdır. Kimse, eğitim ve öğretim hakkından yoksun bırakılamaz. Anayasamızın 42. maddesi bu konudaki hükmü içermektedir.
Dilekçe Hakkı
Dilekçe hakkı, haklarının çiğnendiğini düşünen herkesin şikâyetlerini ilgili kuruluşlara yazılı olarak iletebilmesine olanak sağlar. Dilekçede, dilekçeyi veren kişinin adı, soyadı, adresi ve imzasının bulunması gereklidir. Vatandaşlar, diledikleri takdirde, uluslar arası kuruluşlara da dilekçeyle başvuruda bulunabilirler.
Özel Yaşamın Gizliliği
Özel yaşama ve aile yaşamına saygı gösterilmesi gerekir. Anayasamızın 20. maddesinde, "Herkes, özel yaşamına ve aile yaşamına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir." ifadesi yer almaktadır. Kişinin özel yaşamını dilediği biçimde yönlendirme hakkı bulunur.
Konut Dokunulmazlığı
Konut dokunulmazlığı, özel yaşamın korunmasına yöneliktir. Böylece, kişinin özel yaşamı korunmuş olur. Anayasamızın 21. maddesinde, "Yargı kararı olmadıkça, kimsenin konutuna dokunulamaz." hükmü bulunmaktadır. Buna göre insanlar, konutlarını özgürce seçme, kullanma ve değiştirme hakkına sahiptirler.
Seçme ve Seçilme Hakkı
Seçme ve seçilme hakkı, siyasi bir haktır. Vatandaşların, ülke yönetimine katılma hakları olduğunu ifade eder. On sekiz yaşını dolduran her Türk vatandaşı oy kullanma hakkına sahiptir. İnsanlar, oylarını özgürce kullanabilmelidir. Seçmen olabilme hakkı ırk, dil, din, servet, eğitim ve cinsiyet bakımlarından sınırlandırılamaz. Seçimlerde gizlilik esastır. Kapalı oy verme yerinde kullanılan oy pusulaları, seçim kurulunun mühürlediği zarfların içine konur. Bu yönteme, gizli oy adı verilir. Silâh altında bulunan er ve erbaşlar, ceza evinde bulunanlar ve askeri öğrenciler oy kullanamaz.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.